Menfi Tespit Davası Zamanaşımı İlişkisi Kararı


İtiraz ve Şikayet, Menfi Tespit, İstirdat davaları, İtirazın Kaldırılması ve İtirazın İptali davaları, İlamlı, İlamsız Takip, İcra Takibi Hakkında Temel Bilgiler, Takibin Kesinleşmesi, Taahhüdü İhlal vb.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
Hepsihukuk
Mesaj Panosu Yöneticisi
Mesajlar: 2291
Kayıt: 28 Mar 2021, 13:29
İletişim:

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2014/35129
KARAR NO : 2015/3005

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A

Y A R G I T A Y İ L A M I


Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi M.T. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Alacaklı vekili tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlular vekilinin, takibin kesinleşmesinden sonra takibin işlemsiz bırakılması nedeniyle zamanaşımı oluştuğunu ileri sürerek icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin kabul edilerek İİK.nun 71/2. maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.

Borçlar Kanunu’nun 133. maddesine nazaran daha özel nitelikte bulunan ve çekin ibraz tarihine göre yürürlükte olan 6762 Sayılı TTK.nun 730/18. maddesi gereğince çekler hakkında da uygulanması gereken aynı Kanunun 662. maddesinde zamanaşımını kesen sebepler “dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi” şeklinde sınırlı olarak sayılmıştır. Yine, TTK.nun 730/18. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 663/2. maddesi gereğince zamanaşımı kesilince son işlem tarihinden itibaren müddeti aynı olan yeni bir zamanaşımı işlemeye başlar. Ayrıca, alacaklının, takibin devamını sağlayıcı nitelikte her takip işlemi ile de zamanaşımı kesilir ve yeni bir süre işlemeye başlar.

TTK.nun 662. maddesinde, mücerret dava açılmasından söz edilmiş olup, bu davanın kimin tarafından açılacak bir dava olduğu hususunda açıklık bulunmamakta ise de, zamanaşımını keseceği belirtilen dava, alacaklının açacağı davalardır. Ancak, borçlu tarafından açılan menfi tespit davasında, alacaklı bu davaya katılmış ve alacak iddiasını ileri sürmüş ise, borçlunun açtığı menfi tespit davası da zamanaşımını keser. Menfi tespit davası sonuçlanıp kesinleşinceye kadar zamanaşımı işlemez. Öte yandan zamanaşımını kesen işlemler kimin için yapılmışsa onun için geçerli olur.






Mahkemece, borçlular tarafından İ. 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/550 E. sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasının, yukarıda açıklanan kurallar doğrultusunda zamanaşımını kesecek nitelikte olup olmadığı ve ayrıca menfi tespit davası açılmadan önce yapılan işlemler incelenerek zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği değerlendirilmeden eksik inceleme ve yazılı gerekçe ile sonuca gidilmesi isabetsizdir.

SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“Genel İcra Hukuku” sayfasına dön