13. Hukuk Dairesi 2018/4223 E. , 2019/11662 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
... Bölge Adliyesi Mahkemesi 13. Hukuk Dairesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Mürafaa için belirlenen günde duruşmalı temyiz eden davacı vekilleri avukat ..., avukat ... ile davalı vekili avukat ... geldi. Hazır olan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra kararın açıklanması başka güne bırakıldı. Yapılan incelemede temyiz dilekçesinin süresinde verildiğinin anlaşılması üzerine, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, vefat eden ...'nun eşi ve mirasçısı; davalının ise murisin oğlu olduğunu, davalının muristen aldığı borca karşılık 14.08.2003 tarihli senedi düzenleyip verdiğini, davalının senet bedelini ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itiraz edilmesi üzerine, İcra Hukuk Mahkemesince, imzanın davalıya ait olmadığı gerekçesiyle itirazın kaldırılması isteminin reddedildiğini, ancak imzanın davalıya ait olduğunu ileri sürerek; 300.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesinin kararına karşı davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi davacıların istinaf başvurusunu reddetmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesinin kararı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
SONUÇ: Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, aşağıda dökümü yazılı 8,50 TL. kalan harcın temyiz edenden alınmasına, 28/11/2019 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ
Taraflar ortak muris ...'nun mirasçısı olup, davacı murisin eşi, davalı ise murisin oğludur. Davacı, davalının murisi ve babası olan ...'ya sağlığında verdiği 14.8.2003 düzenleme, 14.1.2004 vade tarihli 1.200.000,00 TL bedelli adi senetten dolayı murisin eşi olması sıfatıyla miras hissesine isabet eden 300.000,00 TL alacaklı olduğunu iddia ederek eldeki alacak davasını açmış, davalı ise senetteki imzayı inkar ederek borçlu olmadığını savunmuş, ayrıca zamanaşımı ve kesin hüküm itirazında bulunarak davanın reddini istemiştir.
Dosyanın incelenmesinde; davacının işbu davadan önce dava konusu aynı senet nedeniyle davalı hakkında ... 2. İcra Dairesinin 2006/4078 esas sayılı dosyası ile ilamsız takibe geçtiği, davalının borca ve imzaya itiraz ettiği, davacı tarafından takibe itirazın kaldırılması için İcra Hukuk Mahkemesine başvurulduğu, ... 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2007/349 esas-2009/622 karar sayılı kararı ile 'Adli Tıp Kurumunun 29.6.2009 tarih 2009/3452 sayılı raporuna istinaden senetteki imzanın davalı-borçluya ait olmadığı' gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, bu kararın Yargıtay 12. Hukuk Dairesince onanarak kesinleştiği görülmüştür. Dayanak rapor, Dr. ... ..., Dr. ... ve Dr. ... ... tarafından düzenlenmiştir.
Davacı, genel hükümlere dayalı olarak açtığı işbu davada ise bu kez davalının imza örneklerini içeren çok sayıda belgelere dayanarak bu belgelerdeki davalının imzası ile dava konusu senet üzerindeki imzanın mukayeseli incelemesi yapılmak suretiyle bilirkişi raporu alınmasını ve neticeten davasının kabulünü talep etmiştir. Mahkemece yine Adli Tıp Kurumundan rapor alınmış ve raporun sonuç bölümünde ... 1. İcra Hukuk Mahkemesindeki rapora atıf yapılarak 'inceleme konusu senet ile ilgili 29.06.2009 tarih ve 2009/24102/4059-3452 sayılı raporumuz düzenlenmiş olup, yeniden yapılan incelemede rapora eklenecek bir husus bulunmadığı sonucuna varıldığını bildirir kanaat raporudur' denilmek suretiyle rapor düzenlenmiştir. İşbu rapor ise Dr. ... ..., Dr. ... ... ve Dr. ... tarafından imzalanmıştır.
Davacı, dosyaya sundukları davalının imzasını içeren belgelerin tamamının hükme dayanak alınan Adli Tıp bilirkişi raporunda incelenmediğini ileri sürmüş ve ayrıca raporda imzası bulunan bilirkişi Dr. ... ...'ı reddettiğini bildirerek rapora itiraz etmiştir.
Mahkemece davacının rapora itirazları reddedilerek davanın reddine karar verilmiş; bu karara yönelik, davacının istinaf başvurusu ise ilgili istinaf dairesince oyçokluğu ile esastan reddedilmiştir.
Dosya kapsamından, dava konusu senet üzerindeki imza incelemesine esas bilirkişi raporlarının hem İcra Hukuk Mahkemesince hem de genel mahkemece Adli Tıp Kurumundan alındığı, mahkemece hükme esas alınan raporun, icra mahkemesince alınan rapora atıf yapmak suretiyle düzenlendiği ve her iki raporda da reddedilen bilirkişinin imzasının bulunduğu görülmüştür. Bunun yanında mukayeseli imza incelemesi sırasında davacının dosyaya delil olarak sunmuş olduğu davalının imza örneklerini içeren tüm belgelerin raporda yeterince incelenmediği gibi davacının bilirkişiyi reddi hususunda ileri sürdüğü itirazlarının ise bilirkişinin tarafsızlığına yönelik olduğu anlaşılmıştır. Uygulamada Adli Tıp Kurumu hukuk davalarında imza incelemesinde üst ve son merci değildir. Bu durumda, davacının rapora itirazlarını karşılar nitelikte üniversitelerin güzel sanatlar bölümünden oluşturulacak bilirkişi heyetinden veya grafoloji uzmanlarından oluşan bir heyetten dava konusu senetteki imzanın davalının eli ürünü olup olmadığına ilişkin yeni bir rapor alınarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken mahkemece buna riayet edilmeksizin davanın reddine karar verilmiş olmasının yerinde olmadığı düşüncesindeyim.
Yukarıda açıklamalar doğrultusunda ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin hükmünün eksik inceleme sonucu verilmesi nedeniyle usul ve yasaya aykırı olduğu dolayısıyla davacının bu hükme yönelik istinaf başvurusunun istinaf dairesince esastan reddine dair kararının bozulması gerektiği kanaatiyle, sayın çoğunluğun ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesinin kararının onanması yolundaki görüşlerine katılamıyorum.
13. Hukuk Dairesi 2018/4223 E. , 2019/11662 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 2 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 4 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat