13. Hukuk Dairesi 2017/4095 E. , 2019/11482 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

13. Hukuk Dairesi 2017/4095 E. , 2019/11482 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı ile aralarında Üniversite Rektörlüğüne Güvenlik Hizmeti verilmesine yönelik 29/02/2012 tarihli sözleşmenin bulunduğunu, sözleşmenin imzalanmasından sonra davalıya güvenlik hizmeti vermeye başladığını ve 30/06/2012 tarihine kadar edimini eksiksiz olarak ifa ettiğini, davalının bir süre sonra başka bir şirket ile çalışmaya başladığını, ve sözleşmeden kaynaklanan hakedişini tam olarak ödemediğini, davalı nezdinde 55.597,67 TL alacağı olduğunu, alacağın tahsili için başlattığı icra takibine davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu ileri sürerek; davalının ... 30. İcra Dairesinin 2012/10677 esas sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptaline, davalı aleyhine alacağın en az %40 ı oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, her iki tarafça temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı HMK'nın 294.maddesi gereğince mahkeme, yargılamanın sona erdiği duruşmada hükmü vererek tefhim eder. Hükmün tefhimi her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Zorunlu nedenlerle sadece hüküm sonucunun tefhim edildiği hallerde, gerekçeli kararın tefhim tarihinden başlayarak bir ay içinde yazılması gerekir. HMK'nın 297/2 maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. HMK'nın 298/2 maddesi gereğince de gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Esasen kısa kararı yazıp, tefhim etmekle davadan elini çekmiş olan hakimin artık bu kararını değiştirmesine yasal olanak da yoktur. Kısa kararla gerekçeli kararın birbirinden farklı olması yargılamanın aleniyeti, kararların alenen tefhim olunmasına ilişkin Anayasanın 141. maddesi ile HMK'nın yukarıda değinilen buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratır. Ayrıca bu husus kamu düzeni ile ilgili olup, gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir görevdir.
Somut olayda, icra takibinde asıl alacak yanında işlemiş faiz de talep edilmiş ve davacı tarafından iş bu davada takip miktarının tamamına yapılan itirazın iptali talep edilmiştir. Bu durumda mahkemece, kısa kararda 'davanın kabulü ile davalı aleyhine yapılmış olan ... 30. İcra Müdürlüğünün 2012/10677 esas sayılı dosyasında davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, davacının icra inkar tazminatı talibinin reddine ..' karar verildiği açıklanmasına rağmen, hükmün gerekçesinde '..her ne kadar daha öncesinde davalıya ihtarat yapılmaması sebebiyle faiz yönünden talep reddedilmişse de,...' denilerek işlemiş faiz yönünden davanın reddedildiği belirtilmesi gerekçe ile hüküm sonucu arasında çelişki meydana getirmiş olup, karar bu haliyle HMK m. 27 ve 298/2 hükümlerine aykırıdır. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2-Bozma sebebine göre tarfların temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle tarafların temyiz sebeplerinin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 29,20 TL harcın davacıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön