13. Hukuk Dairesi 2016/28770 E. , 2019/10880 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı şirket, davalı ile Sosyal Güvenlik Kurumu Özel ... Hizmeti Sunucularından ... hizmeti satın alma sözleşmesi imzaladığını ve bu sözleşme hükümlerine uygun olarak faaliyette bulunduğunu, davalı ile yapılan sözleşme gereğince SGK mensuplarının ayakta ve yatarak muayene tedavi ve operasyon tıbbi uygulamaları sonucunda hizmet bedelinin SGK’den tahsil ettiklerini, davalı SGK’nin her fatura döneminde medula sistemi üzerinden örnekleme yöntemi ile gerekli inceleme ve kontrolleri yaptığını, 28.12.2013 tarihli yazısı ile şirketin kurum nezdinde tahakkuk etmiş alacaklarından 160.916,56 TL cezai şart uyguladığını, yapılan bu uygulamanın haksız olduğunu, kesinti yapılan hasta isimleri ile birlikte kesinti miktarlarına ilişkin davalı iddiasının hiçbir hukuki dayanağa dayanmadığını, bu bedelin alacağından mahsubunun usulsüz olduğunu belirterek davalı idarece sözleşmeye aykırı olarak yapılan bu uygulamanın iptali ile şirketin davalı tarafından talep edilen 160.916,56 TL borcunun olmadığının tespitine karar verilmesini ve bu haksız kesintisinin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddi dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Anayasanın 35. ve 36. maddeleri ile 6100 sayılı HMK'nin 27. maddesi uyarınca, taraflar dinlenilmeden, iddia ve savunmalarını beyan etmeleri için davet edilmeden hüküm verilemez. Aksi halde savunma hakkı kısıtlanmış olur. Yine, 6100 sayılı HMK'nin 280. maddesi son cümlesi gereğince bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edilmesi, 281/1 maddesi hükmüne göre de; tarafların bilirkişi raporunun tebliğinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların bilirkişiye tamamlattırılmasını, belirsizlik gösteren hususlar hakkında bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri düzenlenmiştir.
Somut olayda; 15.05.2016 tarihli bilirkişi heyetinin hazırladığı rapor davalıya 10.06.2016 tarihinde tebliğ edilmiş, HMK’nin 281/1 maddesi gereği iki haftalık süre beklenmeden 15.06.2016 tarihinde karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda mahkemece, bilirkişi raporu davalı vekiline tebliğinden sonra iki haftalık beyan süresinin dolması beklendikten sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, anılan usule uyulmadan davalı tarafın savunma hakkını ihlal edecek şekilde sonuca varılması bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma sebebine göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, bozma sebebine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
13. Hukuk Dairesi 2016/28770 E. , 2019/10880 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 29 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 28 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat