13. Hukuk Dairesi 2016/27777 E. , 2019/9447 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

13. Hukuk Dairesi 2016/27777 E. , 2019/9447 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Asıl davada davacı, davalı ile arasında 26.04.2012 tarihinde ... Sitesi'ne güvenlik hizmeti verilmesi amacıyla sözleşme imzalandığını, sözleşme ile belirlenen tutarın davalıya fatura edildiğini, davalının ödemeleri düzenli yapmadığını, bunun üzerine ... 3. Noterliği'nden 28.11.2012 tarih ve 53101 yevmiye numarası ile keşide edilen ihtarnamede hizmet bedelinin 7 gün içerisinde ödenmemesi hâlinde sözleşmenin feshedileceğinin bildirildiğini, davalının ... 18. Noterliği'nden 18.12.2012 tarihinde keşide ettiği cevâbî ihtarname ile güvenlik hizmetinin yerine getirilmediğini iddia ettiğini, davalının böylesi bir ihtarnameden sonra bile hesabına 8.200,00-TL ödediğini, kalan borcun ödenmesi için süre verildiğini, ancak olumlu bir sonuç çıkmaması üzerine takip başlatıldığını, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirterek, icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına ve %40 icra inkâr tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Birleşen davada davacı, davalı ile arasında ... Sitesi'nin yönetim-malzemeli temizlik, teknik bahçe ve havuz bakımı kapsamında hizmet sözleşmesi imzalandığını, sözleşme ile belirlenen tutarın davalıya fatura edildiğini, davalının ödemeleri düzenli yapmadığını, bunun üzerine ... 3. Noterliği'nden 28.11.2012 tarih ve 53102 yevmiye numaralı ihtarname keşide edildiğini, davalının ... 18. Noterliği'nden 18.12.2012 tarihli cevâbî ihtarnamede muhatabın ... Güvenlik Ltd. Şti. olarak gösterildiğini, site yönetiminin hesaplardaki paraların şirket tarafından çekildiği iddiasının doğru olmadığını, şirketin site yöneticisi de olmadığını, şirketin hesapları kullanmasının mümkün olmadığını, şirketin yapılması gereken ödemeleri site yöneticisine bildirerek bankaya verilecek talimat ve onayla sitenin ödemelerini yapmasını sağladığını, sitenin tüm hizmetlerinin eksiksiz olarak yerine getirildiğini, hizmet bedelleri kapsamında cari hesap borcu ödenmediğinden davalı aleyhine takip başlatıldığını, davalı haksız olarak itiraz ettiğinden takibin durduğunu belirterek, icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına ve %40 icra inkâr tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı, asıl dava ve birleşen davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile davalı tarafın ... ... 15. İcra Müdürlüğünün 2013/10986 esas sayılı dosyası ile ... ... 22. İcra Müdürlüğünün 2013/11840 sayılı dosyalarına yapılmış itirazın iptaline, takibin devamına, davalının alacağın %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-HMK’nun 297 ve devamı maddeleri gereğince bir davada istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenilen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekli olup, davaların birleştirilmesi durumunda da, asıl ve birleşen davaların birbirinden bağımsız, müstakil davalar olması nedeniyle, hüküm kısmında her bir dava hakkında o davaya ilişkin vekalet ücretleri ve mahkeme masraflarıyla birlikte ayrı ayrı hüküm kurulması zorunludur. Somut olayda mahkemece asıl ve birleşen dava yönünden HMK’nun 297 ve devamı maddelerinde belirtildiği şekilde ayrı ayrı hüküm kurulmamış olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Mahkeme kararları açık, anlaşılır ve infazı kabil nitelikte olmalıdır. Mahkemece kabul edilen alacak miktarı açıkça yazılmadan hüküm kurulması infazda duraksamaya yol açacaktır. İnfazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulması HMK'nun 294 ve 297. maddelerine aykırıdır. Bu durumda, mahkemece kabul edilen alacak miktarının belirtilmesi gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak şekilde kararda miktar belirlemesi yapılmayıp usule ve yasaya aykırı karar verilmesi doğru olmamıştır.
3-Bozma nedenlerine göre, davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (3) numaralı bent gereğince davalının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 07/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön