13. Hukuk Dairesi 2017/4935 E. , 2019/4611 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

13. Hukuk Dairesi 2017/4935 E. , 2019/4611 K.


'İçtihat Metni'



... vekili avukat ... ile 1-... vekili avukat ..., 2-... aralarındaki dava hakkında ... 8. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 18/07/2013 tarih ve 2010/31-2013/386 sayılı hükmün Dairemizin 20/02/2017 tarih ve 2017/1093-2017/2047 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı-... avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.
KARAR

Davacı, davalılardan ...'in vekilliğini üstlenerek ... ve...isimli şahıslardan alacaklı olduğu, 35.000 İngiliz sterlininin tahsili amacı ile borçlular hakkında ... 11. İcra Müdürlüğü'nün 2008/7980 Esas sayılı takip dosyasında takip başlattığını, borçlunun taşınmazını haczettirip satış aşamasına getirdiğini, bu aşamada müvekkili ile borçlu ...'ın anlaşarak, müvekkilinin borçluyu alacağını ferileri ve vekalet ücreti dahil tahsil ederek ibra ettiğini ancak ücret alacağının ödenmediğini, ...Ü.T. gereğince 8.274,00 TL avukatlık ücreti ile ayrıca icra takibi nedeniyle karşı tarafa yüklenecek olan 8.274,00 TL ücret alacağı olmak üzere toplam 16.548,00 TL alacaklı olduğunu, tarafların sulh olması nedeni ile avukatlık yasası 165. maddesi gereğince bu miktardan birlikte sorumlu olduklarını beyan ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 8.000,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında davasını ıslah ederek talebini 16.548,00 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı ..., davacı ile arasında avukatlık sözleşmesi bulunmadığından kendisine husumet yöneltilemeyeceğini, Avukatlık Kanunu'nun 165.maddesinde iş sahibinin birden fazla olması durumunda sorumluluktan bahsedilmiş olup kendisinin iş sahibi olmadığını, söz konusu dosya ile ilgili olarak alacaklı ile anlaştığını ve alacaklının da kendisini ibra ettiğini, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kendisine düşen vekalet ücretini alacaklının yetkili kıldığı şahıslara ödediğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Davalı ... usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile, 16.548,00 TL vekalet ücreti alacağının 8.000,00 TL'sine dava tarihi 20.01.2010 tarihinden, 8.548,00 TL'sine ıslah tarihi 30.04.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya verilmesine, karar verilmiş; hükmün davalı ... tarafından temyizi üzerine Dairemizin 20.02.2017 tarih ve 2017/1093 Esas, 2017/2047 Karar sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar verilmiş, bu kez davalı ... karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
1-Dosyadaki yazılara mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre HUMK'nın 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirisine uygun olmayan ve aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan davalının diğer karar düzeltme isteklerinin reddi gerekir.
2-Dava, davacı avukatın müvekkili ... ve davalı ...'ın sulh olmaları nedeniyle hak kazandığı akdi ve karşı yan vekalet ücretlerinin tahsili istemiyle açılan alacak davasıdır.
Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 20.03.2019 tarih ve 30720 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 2017/6 esas, 2018/9 karar ve 05.10.2018 tarihli İçtihadı Birleştirme Kararında; ''Avukatlık Kanunu'nun 165. maddesinde düzenlenen ücret dolayısıyla müteselsil sorumluluk hallerinden olan 'sulh veya her ne suretle olursa olsun taraflar arasında anlaşma ile sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde' karşı tarafın avukatı lehine her iki tarafın müteselsil olarak ödemesinden sorumlu olacağı avukatlık ücreti kapsamına avukat ile iş sahibi arasında yapılan avukatlık ücret sözleşmesine göre avukata ödenmesi gereken akdi vekalet ücreti dahil değildir.'' hususu belirtilmiş olup, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 28.06.1960 tarih ve 21/9 sayılı içtihadı birleştirme kararı ile içtihadı birleştirme kararlarının derdest davalara uygulanması gerektiği gösterilmiştir. Hal böyle olunca Dairemizin 20.02.2017 tarih ve 2017/1093 Esas, 2017/2047 Karar sayılı onama kararından sonra verilen, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 05.10.2018 gün ve 2017/6 esas, 2018/9 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, davacı avukatın müvekkili olmayan ancak açılan davada karşı yan konumunda bulunan davalı ...'ın davacı avukata ödenecek akdi vekalet ücretinden sorumlu olmayacağı gözetilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Açıklanan nedenlerle hükmün bu nedenle bozulması gerektiğinden, davalı ...'ın karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemizin 20.02.2017 tarih ve 2017/1093 Esas, 2017/2047 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına, hükmün yukarda açıklanan değişik nedenlerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davalı ...'ın sair karar düzeltme taleplerinin reddine, 2.bentte açıklanan nedenlerle davalı ...'ın karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 20.02.2017 tarih ve 2017/1093 Esas, 2017/2047 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına, hükmün yukarda 2.bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan 65,40 TL karar düzeltme harcının davalı-...'a iadesine, 08/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön