13. Hukuk Dairesi 2016/21732 E. , 2019/12680 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

13. Hukuk Dairesi 2016/21732 E. , 2019/12680 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, avukat olduğunu ve davalının vekili sıfatıyla bir çok dava yürüttüğünü fakat davalının kendisini sebepsiz olarak azlettiğini ileri sürerek vekalet alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporuna göre davacının azilnameye kadar sonuçlanıp kesinleşen davalardan en az 19.250,00TL, en çok 37.100,00 TL vekalet ücreti alacağının rapor edildiği belirtilerek davanın kabulü ile 30.000,00TL'nin 10/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dava, taraflar arasındaki vekalet ilişkisine dayalı avukatlık ücret alacağına ilişkindir. Avukatlık Kanununun 171. maddesinin 4. fıkrasına göre 'Avukat tarafından işe başka avukatlar teşrik edilmiş ise, avukat bundan dolayı ayrı bir ücret istiyemiyeceği gibi, işi birlikte takip eden avukat da müvekkilden herhangi bir ücret istiyemez. İş tamamen başka bir avukata bırakılmış ise, tevkil eden ve tevkil olunan avukatlar ücret sözleşmesindeki miktarı aşmamak şartiyle, harcadıkları mesaiye karşılık olan ücreti müvekkilden istiyebilirler. Ancak, tevkil eden avukat müvekkilden peşin ücret almışsa, harcadığı mesaiye karşılık olan miktarın fazlasını tevkil ettiği avukata ödemekle yükümlüdür.' Davacının vekalet ücreti talep ettiği dosyalar incelendiğinde davacı vekilin, yetki belgesine binaen davayı takip ettiği yine vekalet ücreti talep ettiği 2012-4 esas sayılı dosyada da yetki belgesi aldığı ancak, yapılan yargılamada duruşmalara katılmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyleyken mahkemece, 171. maddesinin 4. fıkrasındaki yasal düzenleme nazara alınarak davacı vekilin, emeğine karşılık vekalet ücreti talep edebileceği gözetilmeden hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
2-Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı vekilin en az 19.250,00 TL, en çok 37.100,00 TL vekalet ücreti talep edebileceği belirtilmiş olup mahkemece, 30.000,00 TL'nin 10/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ise de Avukatlık Kanununun 164/4. madde ve fıkrasına göre; “Avukatlık ücretinin kararlaştırılmamış olduğu veya taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesinin bulunmadığı yahut ücret sözleşmesinin belirgin olmadığı veya tartışmalı olduğu veya ücret sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün geçersiz sayıldığı hallerde, değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde asgari ücret tarifelerinin altında olmamak koşuluyla ücret itirazlarını incelemeye yetkili merci tarafından davanın kazanılan bölümü için avukatın emeğine göre ilamın kesinleştiği tarihteki müddeabihin değerinin yüzde onu ile yüzde yirmisi arasındaki bir miktar avukatlık ücreti olarak belirlenir” düzenlemesi mevcuttur. Bu oran belirlenirken davacının sarf ettiği emek ve mesai ile dava ve takibin ve uyuşmazlığın niteliği gözardı edilmemelidir. Mahkemece, %10 oranın aşılması halinde kararda bu oranın esas alınmasına ilişkin somut dayanaklar gösterilmelidir. Öyleyse mahkemece, avukatlık ücret alacağına ilişkin %10 oranının aşılmasının somut yasal dayanakları gösterilerek hüküm tesis edilmesi gerekirken, yazılı şekilde soyut ifadelerle hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
3-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. ve 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 3. bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön