13. Hukuk Dairesi 2016/26881 E. , 2019/10160 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

13. Hukuk Dairesi 2016/26881 E. , 2019/10160 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Tarımsal ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu tarafından yürütülen Kırsal Kalkınma Programına 11. Etap için traktör desteği almak üzere başvuru yapmak istediğini, davalının bu konuda proje danışmanlığı yaptığını ileri sürerek; kendisine ulaştığını, başvurunun yapılması da dahil olmak üzere projenin tüm aşamalarını yürütmesi için davalı ile sözleşme imzalandığını ve 5.000,00 TL ücret kararlaştırılıp 1.000,00 TL’sinin peşin ödendiğini, başvuru için kursa gittiğini, gerekli evrakı topladığını, bunun için de masraf yaptığını ve davalıya teslim ettiğini, davalının da bir süre sonra başvuruyu yaptığını ve Şubat 2014’te açıklanacağını bildirdiğini, ancak sonradan yaptığı araştırmada davalının adına başvuru yapmadığını öğrendiğini, başvuruyu yapmayarak traktör için %50 hibe almasınının önüne geçtiğini ileri sürerek ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalıya ödediği 1.000,00 TL’nin ödeme tarihinden, proje başvurusu yapmayarak neden olduğu maddi zararlarına karşılık 6.000,00 TL’nin ve manevi zararlarına karşılık 3.000,000 TL’nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacının ileri sürdüğü zararın muhtemel zarar niteliği taşıdığını, kendisinin görevinin başvuru dosyasının hazırlanmasından ibaret olduğunu, mevzuat ve aralarındaki sözleşme gereği başvuruyu yapması gerekenin davacı olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, manevi tazminat isteminin reddine, maddi tazminat isteminin kabulü ile 7.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı eldeki dava ile aralarındaki sözleşme gereği Kırsal Kalkınma Programı 11. Etap çağrısı için davalının gerekli başvuruyu yapmaması nedeni ile uğradığı zararların tazminini istemiştir. Davalı, başvuruyu yapması gerekenin davacı olduğunu ve talebin muhtemel zarar niteliğinde olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Yargılama sırasında alınan 01.06.2015 tarihli bilirkişi raporunda hibe programına sunulacak dosyanın danışman davalı tarafından hazırlanıp bizzat davacı tarafından imzalanıp teslim edilmesi gerekeceği ve bu yönde davalıya herhangi bir vekaletname verilmemesi nedeni ile davalının sorumluluğunun söz konusu olmadığı yönünde görüş bildirilmiştir. İtiraz üzerine alınan 07.11.2015 tarihli bilirkişi raporunda ise aksi yönde görüş bildirilerek davalının, davacının maruz kaldığı zararın tamamını ödemesi gerektiği belirtilmiştir. Şu halde alınan bilirkişi raporları arasında çelişki bulunmakta olup, mahkemece bu çelişkisi giderilmeksizin davanın kısmen kabulüne karar verimiştir. Mahkemece, yargılama sırasında alınan bilirkişi raporları arasındaki çelişki olduğu gözetilerek tarafların iddia ve savunmaları ile sunmuş oldukları deliller doğrulsunda tarafların sözleşmeden ve mevzuattan doğan yükümlülüklerinin değerlendirilmesi, başvurunun kim tarafından yapılması gerektiği, başvurunun yapılmaması nedeni ile davalının kusurunun bulunup bulunmadığı, davalının kusurunun bulunduğunun anlaşılması halinde ise davacının zarara uğrayıp uğramadığı hususları değerlendirilerek dosyada mevcut raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek yeni bir bilirkişi raporu alınarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön