13. Hukuk Dairesi 2016/10324 E. , 2019/8767 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

13. Hukuk Dairesi 2016/10324 E. , 2019/8767 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde duruşmalı temyiz eden ... Sağ. Hiz. Tic. Ltdi. Şti. vekili avukat ... ... ile davalı SGK Başkanlığı vekili avukat ...'nın gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı kurum ile aralarında Özel ... Hizmeti Alımına ilişkin sözleşme olduğunu, davalı yanca yapılan denetimde hastalardan fazla ilave ücret alınması, fatura ve barkodun uyuşmaması, gerçeğe aykırı fatura düzenlenmesi gibi nedenlerle sözleşmenin çeşitli maddelerinin ihlal edildiği iddiasıyla 12.08.2014 tarih ve 11.459.275 sayılı yazı ile aleyhine toplam 75.356,10 TL cezai şart ile uyarılmasına ilişkin işlem tesis edildiğini, belirlenen tutarın kurumdaki tahakkuk etmiş olan alacaklarından mahsup edileceğinin belirtildiğini, oysa cezaya konu tüm işlemlerin sözleşmeye uygun olduğunu ileri sürerek; işlemin iptali ile davaya konu 58.948,10 TL cezai şart açısından borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ... hizmeti satın alma sözleşmesinden dolayı uygulanan cezanın iptali ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda 5510 sayılı Kanunun 59/2. maddesine göre denetim raporlarının aksi sabit oluncaya kadar geçerli olduğu, yetkililerce tutanağın usulüne uygun tutulduğu ve tutanağın aksi kanıtlanamadığı sürece denetim raporlarına itibar edilmesi gerektiği belirtilerek kesilen cezanın yerinde olduğu bildirilmiştir. Davacı taraf yapılan teftişte tespit edilen fazla ilave ücret alınması, fatura ve barkodun uyuşmaması, gerçeğe aykırı fatura düzenlenmesi gibi hususların raporda tek tek irdelenmesi gerektiğini, uygulanan cezanın fiili durumla örtüşüp örtüşmediğinin yani kesilen cezanın sözleşmeye uygun olup olmadığının denetlenmesi gerektiğini belirterek rapora itiraz etmiştir. Mahkemece alınan rapor yeterli görülerek davacı itirazı red edilip ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir. Oysa ki, rapor soyut ve denetime elverişsizdir. Bu hali ile hükme esas alınması mümkün değildir. O halde mahkemece, ceza kesilme nedenlerinin sözleşmeye uygun olup olmadığı konusunda davacı itirazlarını karşılar mahiyette aydınlatıcı, taraf, hâkim ve Yargıtay denetimine elverişli 3 kişilik bilirkişi kurulundan yeni bir rapor alınıp hasıl olacak sonuca göre hüküm tesis edilmesi gerekirken, yazılı şekilde yetersiz rapora itibar edilerek eksik inceleme ve değerlendirme sonucu karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davacı yararına BOZULMASINA, 2.037,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön