13. Hukuk Dairesi 2016/11232 E. , 2019/452 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

13. Hukuk Dairesi 2016/11232 E. , 2019/452 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısımen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalılardan 23.02.2011 tarihinde dava konusu otomobili satın almış olduğunu, aracın satın alındığı günden başlayarak kronik bir şanzıman arızası bulunduğunu, otomobilin bu arıza nedeniyle birden fazla servise götürülmek zorunda kalındığını, servisçe gerçekleştirilen müdahalelere rağmen de halen sorunlarının devam ettiğini, aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek, aracın ücretsiz tamirinin gerçekleştirilmesine, bunun mümkün olmaması halinde dava konusu otomobilin ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmesini dilemiştir.
Davalılar, ilk derece yargılama makamına sunmuş oldukları yanıt dilekçeleri ile dava konusu aracın ayıplı olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, dava konusu 2011 model, ... plaka nolu aracın tüm masrafları davalılara ait olmak üzere sıfır (0) km ayıpsız misliyle değiştirilmesine, araçta kaza nedeniyle meydana gelen 9.000,00 TL değer azalmasının davacıdan alınarak davalılara ödenmesine, ayıplı aracın her türlü vergi ve borçtan ari bir biçimde davalılara iadesine, davacı tarafın fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, sıfır km satın aldığı araçtaki üretimden kaynaklanan arıza nedeniyle aracın ayıpsız misli ile değişimi ve ek taleplerden oluşan eldeki davayı açmıştır. Satışa konu araç üzerinde yaptırılan ve hükme esas alınan bilirkişi raporu sonuç kısmına göre; dava konusu araç gizli ayıplı olarak nitelendirilmişse de, yine aynı raporunda bilirkişi halihazırda dava konusu araç vites kutusunun çıkma olarak tabir edilen ikinci el bir vites kutusu olduğu, bu vites kutusunun davacı tarafından dava dışı ... Oto firmasından satın alınmış bulunduğu, dava konusu otomobilin orjinal vites kutusunda ne tip bir arıza olduğu konusunda inceleme yapılmadığından arızanın sebebi noktasında değerlendirme yapılamayacağı ancak bu tip vites kutularının ömrünün araçtan araca değişmekle birlikte 250.000 km'den az olamayacağı, oysa dava konusu aracın 109.40 km kadar yol yapmışken bu sorunun ortaya çıkmış olması karşısında aracın orjinal vites kutusunun ayıplı olması gerektiği ifade edilmiştir. Yine bu bilirkişi raporunda da gösterildiği gibi, dosya içerisinde bulunan servis kayıtlarının incelenmesi neticesinde; 23.02.2011 tarihinde satın alınmış olan otomobilin ilk olarak 11.09.2014 tarihinde “5.viteste cıvlama sesi geliyor” şikayeti ile servise getirildiği ve basınç hortumunun değiştirildiği, daha sonra 31.12.2014 tarihinde servise gelen aracın davacı tarafından özel bir yetkili servisten alınmış olan vites kutusu araca uygulanmak suretiyle şanzımanın değiştirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece, bu bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuş ise de; bir çok parçanın bilim ve teknik bilgi birikimi kullanılmak suretiyle bir araya getirilmesi yoluyla oluşturulan otomobilin şanzıman sisteminde ortaya çıkan ve nedeni orjinal vites kutusu sökülmüş bulunduğundan artık belirlenemeyecek bu arızanın araç değişimini gerektirip gerektirmediği husunda yanılgıya düşülmüştür.
4077 sayılı yasada olduğu gibi 6502 sayılı yasada da, malın ayıplı olması durumda tüketici tarafından kullanılabilecek seçimlik haklar düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Açıklandığı şekilde tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ne var ki, tüketici bu hakkını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır. Davacı beyanına göre 55.000,00.-TL ödenerek satın alınmış ve üç buçuk yıl problemsiz olarak kullanılmış olan dava konusu aracın şanzıman garanti süresi de sonlandıktan sonra ortaya çıkan ve neden ve kaynağı bilinemeyen arıza davacının ikinci el olarak dava dışı bir şahsıtan satın almış olduğu ikinci el şanzıman sistemi araca yetkili serviste uygulanmak suretiyle giderilmiştir. Hal böyle olunca mahkemece, he ne kadar bilirkişi tarafından tümdengelim yöntemiyle dava konusu aracın şanzıman sisteminin ayıplı olduğu sonucuna varılmış ise de, davacının seçimlik haklarından aracın misliyle değiştirilmesi hakkını kullanmasının iyiniyet kurallarına aykırı olduğu, tarafların hak ve menfaatleri değerlendirilerek aşırı bir dengesizliğe neden olacağı ve ancak araçtaki ayıbın da üretimden kaynaklı olması nedeniyle araçtaki bu ayıp nedeniyle seçimlik hakkından ücretsiz onarım uygulanmasının uygun olacağı ve bilirkişi tarafından yapılan tespite göre de, bu onarımın gerçekleştirilmiş olması nedeniyle davacı tüketici tarafından arızanın giderimi için ödenmiş olan masrafın iadesi hususunun değerlendirilerek sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, yazılı şekilde aracın misli ile değiştirilmesine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davalılara iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön