14. Hukuk Dairesi 2016/2823 E. , 2018/8022 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

14. Hukuk Dairesi 2016/2823 E. , 2018/8022 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.01.2013 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, 02.08.2006 tarihinde vefat eden muris ...'ın terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir.
... 2. Sulh Hukuk Mahkemesince, murisin en son ikametgah adresinin Buca/... olduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili ... Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Davacının temyiz talebi üzerine, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 18/11/2013 tarih 2013/5880-16864 E. K. sayılı ilamıyla dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken yetkisizlik kararı verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
... 2. Sulh Hukuk Mahkemesince, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamanın sonunda mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde ve talep olunması halinde ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine dosyanın gönderilmesine karar verilmiştir.
Dosya İskendreun 3. Asliye Hukuk mahkemesinin 2014/382 Esasına kaydedilmiştir.
Davalı vekili bu aşamada sunduğu cevap dilekçesinde, davanın önce ... açıldığı, dahili davalı olmalarının mümkün olmadığını, davanın 3 aylık yasal süre geçtikten sonra açıldığını, davacının annesine taşınmazı devretmesi sebebiyle davacı ve annesi aleyhine ... 8. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/759 Esas sayılı davanın açıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Dava, TMK'nin 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Mirasçılar Türk Medeni Kanununun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilir. Türk Medeni Kanunu'nun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz. Dava alacaklılara husumet yöneltilerek görülür. Bu davada yetkili mahkeme ise alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgahı mahkemesidir. Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur.
Davanın kabulüne karar verilmiş ise de mahkemece yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin murisin ölüm tarihinde borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak, bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler, ... müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi, mirasçının mirası kabul anlamına gelen davranışlarda bulunup bulunmadığının araştırılması gerekir.
Somut olayda; mahkemece yeterince araştırma yapılmadığı, terekenin aktif ve pasifi belirlenirken ölüm tarihinin esas alınmadığı anlaşılmaktadır. O halde mahkemece; 02.08.2006 itibariyle muris adına kayıtlı taşınmaz, araç ve banka kaydının bulunup bulunmadığının araştırılması için ilgili ... müdürlüğü, emniyet ve banka müdürlüklerine yazı yazılmalıdır. Cevap dilekçeinde ve temyiz dilekçesinde belirtilen ... 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/759 Esas sayılı dosya ilgili mahkemeden istenilerek davaya konu taşınmazların muristen davacıya intikal edip etmediği, intikal sebebiyle mirası kabullenme olup olmadığı araştırılmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Ayrıca, davacının yargılama aşamasında Av. ...'a verdiği vekaletnamede mirasın reddini içeren özel yetki bulunmadığından davacı vekiline özel yetkiyi içeren vekaletname sunması için süre verilmesi ve bu eksikliğin tamamlattırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.
Kabule göre, davanın niteliği gereği davalı-alacaklının, murisin terekesinin borca batık olduğunu bilmediği, bilmesinin mümkün olmadığı, yapılan yargılama sonrasında terekenin borca batık olup olmadığına karar verildiği göz önünde bulundurularak yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılması ve davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Mahkemece, belirtilen hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.11.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.








Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön