14. Hukuk Dairesi 2017/6205 E. , 2018/3103 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

14. Hukuk Dairesi 2017/6205 E. , 2018/3103 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.01.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 01.03.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davacının maliki bulunduğu taşınmazlarını da kapsayan alanda ... Belediye Başkanlığının 15.01.2002 gün ve 4 sayılı Encümen Kararı doğrultusunda yapılan imar düzenlemesi sonucu 159 ada 3 parsel, 155 ada 2 parsel, 153 ada 4 sayılı imar parsellerinin oluşturularak davacı adına tescil edildiğini; ancak, anılan imar uygulamasının ... 6. İdare Mahkemesi'nin 18.05.2004 gün 2002/164 Esas, 2004/753 Karar sayılı ilamı ile iptaline karar verildiğini ve iptal kararının derecattan geçerek kesinleştiğini ileri sürerek, yolsuz tescil nedeniyle tapu kayıtlarının iptali ile eski hale iadesini istemiştir.
Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki; tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenilirliği), bir diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır.
O halde; imar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; dayanaksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır. Ayrıca; kadastral parselin ihyasının, imar uygulamasıyla kadastral parsel sınırları üzerinde oluşturulan imar parsellerinin kadastral parsel içerisinde kalan kısımlarının tapu kaydının iptali ile eski hale getirilerek tescili suretiyle mümkün olabileceği gözetildiğinde; ihyası istenilen kadastral parselin çap sınırları içerisinde kalan imar parsellerinin tamamının tespitiyle kayıt maliklerinin davada yer almaları gerektiği de açıktır.
Somut olaya gelince; davacı adına kayıtlı 58 ada 2, 5 ve 8 parsel; 50 ada 2, 7, 8 ve 17 parsel; 5 ada 9, 14, 31, 53, 56, 62 ve 68 parsel sayılı taşınmazların, ... Belediye Başkanlığının 15.01.2002 gün ve 4 sayılı Encümen Kararı doğrultusunda yapılan imar düzenlemesi sonucu 159 ada 3, 155 ada 2 ve 153 ada 4 sayılı imar parsellerine şuyulandırıldığı, anılan imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edildiği ve iptal kararının derecattan geçerek kesinleştiği anlaşılmaktadır. Öte yandan, dava konusu taşınmazların bulunduğu bölgede ... Belediye Başkanlığının 26.02.2013 gün ve 162 Karar sayılı Encümen Kararı uyarınca yapılan geri dönüşüm işleminin 153 ada 4 parsel ve 155 ada 2 parsel sayılı taşınmazlar yönünden sicile yansıtıldığı anlaşıldığından, belirtilen bu parseller açısından davanın konusuz kaldığı açıktır. Ancak tapu kayıtları eksiksiz bir şekilde dosya içerisine alınmadığından, 159 ada 3 parsel sayılı taşınmazın geri dönüşüm işleminin yapılıp yapılmadığı anlaşılamamaktadır. O halde, tedavüllü tapu kayıtlarının tapu müdürlüğünden getirtilmesi ve 159 ada 3 sayılı imar parseli bakımından da geri dönüşüm işlemlerinin sicile yansıtıldığı, başka bir ifadeyle 159 ada 3 sayılı imar parselinin sicil kaydının kapatılarak kadastral parsele dönüşünün kayden sağlandığının anlaşılması halinde anılan parsel bakımından da davanın konusuz kaldığının gözetilmesi; böylece konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere davanın kabulü yönünde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeplerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 17.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.










Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön