14. Hukuk Dairesi 2017/1124 E. , 2020/7468 K.
'İçtihat Metni'
14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16/04/2015 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25/12/2015 günlü hükmün ve ek kararın Yargıtayca incelenmesi dahili davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, dava konusu 22 adet taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir. Davacı vekili, 1642 parsel sayılı taşınmazın atiye bırakılmasını istemiştir.
Bir kısım davalılar vekili, taşınmazlar üzerindeki ortaklığın aynen taksim suretiyle giderilmesini, malik olunmayan taşınmazlar açısından davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile 1642 parsel sayılı taşınmaz yönünden dosyanın tefrikine, diğer 21 adet taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Mahkemece, karar tarafların temyiz etmemesi üzerine 19.02.2016 tarihinde kesinleşmiştir. Mahkemece, 08.09.2016 tarihinde verilen ek karar ile, hissedar ...'ün davaya dahili davalı olarak dahil edilmesine, vefat eden hissedar ...mirasçılarının dahili davalı olarak davaya dahil edilmesine, 1106 parsel yönünden ortaklığın giderilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Hükmü ve 08.09.2016 tarihli ek kararı davalı ... temyiz etmiştir.
1-6100 sayılı HMK'nın 304. maddesi gereğince sadece hükümdeki yazı ve hesap hataları mahkemece re'sen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir. Hüküm tebliğ edilmişse hâkim, tarafları dinlemeden hatayı düzeltemez. Davet üzerine taraflar gelmezse, dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilebilir. HMK'nın 305. maddesinde de hüküm fıkrasında taraflara tanınan hakların ve yüklenen borçların tavzih yoluyla sınırlandırılamayacağı, genişletilemeyeceği ve değiştirilemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Bir başka anlatımla hükmü değiştirici nitelikte, taraflara tanınan hakları ve yüklenen borçlar değiştirir mahiyette hüküm genişletilemez ve sınırlanamaz (HMK m. 305/2).
Somut olaya gelince, davacı ... vekili tarafından açılan ortaklığın giderilmesi davasında 22 adet taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi talep edilmiş, davalı olarak ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...,... mirasçıları ve ... mirasçılarına husumet yöneltilmiştir. Ortaklığın giderilmesi istenilen taşınmazlarda tapu kayıt malikleri ., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... mirasçıları ve .... mirasçıları olup bunlardan ...mirasçıları, ... mirasçıları, ... ve ....'e husumet yöneltilmeden yokluklarında hüküm kurulmuş, mahkeme kararına kesinleşme şerhi konulmuş, satış aşamasında bu kişilerin davada taraf olmadığının fark edilmesi üzerine mahkemece 08.09.2016 tarihli ek karar ile hissedar ...'ün ve vefat eden hissedar ...mirasçılarının dahili davalı olarak davaya dahil edilmesine, 1106 parsel yönünden ortaklığın giderilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
Ek kararda gösterilen tapu kayıt maliklerinin ve mirasçıların davada taraf olarak gösterilmeden, hukuki dinlenilme hakkına aykırı olarak yapılan yargılamada HMK'nın 304. maddesine aykırı tashih kararı verilerek dahili dava edilmesi mümkün olmadığı gibi hüküm ile yargılaması sonuçlanmış mahkeme kararından sonra yargılamanın devam niteliğinde dahili dava müessesi ile bir kısım kişilerin taraf kılınması açık yanılgıya dayalıdır. Bu nedenle mahkemenin 08.09.2016 tarihli 2015/108 E. 2015/317 K. sayılı ek kararının kaldırılmasına ve kesinleşme şerhinin silinmesine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı ...'ün temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Somut olaya gelince, tapu kayıtlarında yapılan inceleme ile tapu kayıt maliklerinden ..... ve ... ile ...ve ...'ın da mirasçılarına davada husumet yöneltilmeden karar verildiği anlaşılmıştır. Mahkemece ismi geçen tapu kayıt maliklerine ve mirasçılarına husumet yöneltilerek varsa davaya karşı cevapları alınarak ve delilleri toplanarak bir karar verilmesi gerekirken hukuki dinlenilme hakkına aykırı şekilde taraf teşkili sağlanmadan karar verilmiş olması doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ...'ün temyiz itirazlarının kabulü ile 08.09.2016 tarihli ek kararın KALDIRILMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ...'ün temyiz itirazlarının kabulü ile kesinleştirme şerhinin iptaline ve hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 18.11.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
14. Hukuk Dairesi 2017/1124 E. , 2020/7468 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 26 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 62 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat