14. Hukuk Dairesi 2020/1361 E. , 2020/7023 K.
'İçtihat Metni'
14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
.
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.06.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11.12.2018 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı muris Eşref mirasçıları ortak vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacılar vekili, 103 ada 23 ve 24 parseller, 107 ada 10 ve 31 parseller, 121 ada 6 parsel ve 103 ada 19 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderimesini talep etmiştir.
Davalılardan ..., davaya konu taşınmazlardan 103 ada 19 parsel sayılı taşınmazın tamamının kendisine ait olduğunu, bunun için mülkiyet davası açacağını belirtmiştir.
Mahkemece, ilk olarak, “Davanın kabulü ile ... ili, ... ilçesi, ... Köyü 103 ada 19-23-24 parseller, 127 ada 10, 31 parseller, 121 ada 6 parsel sayılı taşınmazların üzerindeki tarafların mevcut ortaklığının satış suretiyle giderilmesine” karar verilmiştir. Kararın temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 02.05.2013 gün; 2013/4623 Esas ve 2013/6603 Karar sayılı ilamıyla davaya konu 103 ada 19 parsel sayılı taşınmaz yönünden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma sonrası yapılan yargılama sonunda mahkemece, davanın kabulü ile “... ili, .... ilçesi, ....Köyü 103 ada 23-24 parseller, 127 ada 10-31 parseller, 121 ada 6 parsel sayılı taşınmazlar ile ilgili mahkememizce bozma öncesi yapılan yargılama neticesinde verilen 04/09/2012 tarihli kararın temyiz edilmeksizin kesinleşmiş olması sebebiyle, bu taşınmazlara ilişkin mahkememizin 2011/486 Esas, 2012/584 karar sayılı ilamın aynen baki kalmasına; kesinleşen ilam doğrultusunda tarafların mevcut ortaklığının satış suretiyle giderilmesine ve ... ili, ... ilçesi, .... Köyü 103 ada 19 parsel sayılı taşınmazın üzerindeki tarafların mevcut ortaklığının satış suretiyle giderilmesine” karar verilmiştir.
Hükmü, davalı muris ... mirasçıları ortak vekili temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmelidir. Mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir.
Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.
Somut olaya gelince; Dairemiz bozma ilamı öncesinde davalılardan ..., davaya konu taşınmazlardan 103 ada 19 parsel sayılı taşınmazın tamamının kendisine ait olduğunu ve bu konuda mülkiyet davası açacağını belirtmesi üzerine 29.05.2012 tarihli oturumda mahkemece, adı geçen davalıya mülkiyet davasını açmak üzere 10 günlük kesin süre verilmiştir. Ancak bu husus dikkate alınmadan mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ve Dairemizin 02.05.2013 gün; 2013/4623 Esas ve 2013/6603 Karar sayılı ilamında belirtilen “103 ada 19 parsel sayılı taşınmazla ilgili davalılardan ... tarafından dava açılıp açılmadığının araştırılarak süresinde açılmış bir davanın bulunması halinde bu davanın sonucunun beklenmesi, davanın süresinde açılmamış olmasının anlaşılması halinde ise mülkiyet konusunda bir uyuşmazlık olmadığı kabul edilerek 103 ada 19 parsel sayılı taşınmaz yönünden de davanın sonuçlandırılması gerektiği” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir
Dosya içerisindeki bilgilerden mülkiyet iddiasında bulunan davalı ...’ın eldeki davanın geri kalan taraflarına karşı söz konusu davayı açtığı ve mahkemece, davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Bu karar, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 30.05.2016 gün; 2015/8521 Esas ve 2016/9506 Karar sayılı ilamında belirtilen “Davanın tapu iptali ve tescile ilişkin olmadığını aslında muhdesatın tespitine yönelik olduğu” gerekçesiyle bozulmuş ve bozma sonrasında yapılan yargılama sonunda mahkemece, bu sefer dava kabul edilerek 103 ada 19 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 97 m2’lik tek katlı kargir ev, 110 m2’lik tek katlı betonarme yapı, 117 tane fındık, 3 tane ceviz, 3 tane ayva, 1 tane nar, 5 tane ceviz, 4 tane elma, 4 tane incir, 3 tane muşmula, 3 tane incir ve 3 tane erik ağacının ... tarafından yapıldığının tespitine karar verilmiş ve karar, 05.07.2018 tarihinde kesinleşmiştir.
Eldeki davaya yönelik Dairemiz bozma ilamı sonrası yapılan yargılamada; söz konusu muhdesatın tespiti kararının dikkate alınmadığı, bu karar doğrultusunda keşif yapılarak bilirkişiye yukarıda açıklanan ilkeler uyarınca muhdesat oranı hesaplattırılmadığı ve ortaklığın satış yoluyla giderilmesi sonucu satış bedelinin hesaplanacak muhdesat oranlarına göre dağıtılmasına karar verilmediği anlaşılmış olup, tüm bu hususlar gözardı edilerek mahkemece yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve hükmün bu gerekçeyle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı muris ... mirasçıları ortak vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatıranlara iadesine, 09.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
14. Hukuk Dairesi 2020/1361 E. , 2020/7023 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 53 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 30 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 44 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 36 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 36 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 28 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat