14. Hukuk Dairesi 2016/15321 E. , 2020/2710 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 06.06.2014 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 06.05.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, 35 ada 3 parsel sayılı taşınmazın aynen taksiminin mümkün olduğunu ancak davalının rızaen taksime itiraz ettiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazdaki ortaklığın mümkünse aynen taksim, değilse satış suretiyle giderilmesini talep etmiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının satış suretiyle paylaşma istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davalarında, mahkemece malın aynen bölünerek paylaştınlmasına karar verilebilmesi için taşınmazın yüzölçümü, niteliği, pay ve paydaş sayısı ile imar mevzuatına göre aynen bölüşmenin mümkün olup olmadığının araştırılması gerekir. Taşınmazın önemli ölçüde bir değer kaybına uğraması söz konusu ise aynen bölünerek paylaştınlmasına karar verilemez. Keza paydaşlar rıza göstermedikleri takdirde taşınmazın bir bölümü paylı bırakılamaz.
Aynen bölünerek paylaştırmanın (taksimin) mümkün olması durumunda bölünen parçaların değerlerinin birbirine denk düşmemesi halinde eksik değerdeki parçaya para (ivaz) eklenerek denkleştirme sağlanır. Davada paydaşlar arasında anlaşma olmadıkça hakim kendiliğinden bazı taşınmazların bir kısım paydaşlara, kalanın diğer paydaşlara verilmesi şeklinde aynen bölünerek paylaştırmaya karar veremez.
Ayrıca aynen bölünerek paylaştırma (taksim) halinde teknik bilirkişiye ifraz (taksim) projesi düzenlettirilerek bu projeye göre taşınmaz Belediye veya mücavir alan hudutları içerisinde ise Belediye Encümeninden karar alınmak suretiyle belediyeden, Belediye dışında ise İl Özel İdaresinden İmar Yasası ve Yönetmeliğine göre bölüşmenin (taksimin) mümkün olup olmadığı sorulmalıdır. Onay makamınca aynen taksimin mümkün olduğunun belirtilmesi halinde, taşınmazın aynen taksimine karar verilebilir. İfraz projesinde kimlere nerelerin verileceği konusunda paydaşlar anlaşamazlar ise hakim huzurunda kura çekilerek belirlenir.
Onay makamından olumsuz cevap gelmesi halinde paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi gerekir.
Somut olaya gelince; mahallinde 14.10.2014 tarihinde teknik bilirkişi vasıtasıyla yapılan keşif sonrasında alınan fen bilirkişi raporunun, imar planına göre alan düzeltmesi yapıldıktan sonra taşınmazda A ve B harfli yerler yola terk edilmeli, taşınmazın 101 ada 2-3 ve 4, 102 ada 1, 10 ada 1-2-3 ve 4 parsel olarak ifrazı uygun olup, 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 12 parsel sayılı taşınmaz ile ve 103 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 10 parsel sayılı taşınmaz ile şuyulandırılacağı şekilde hazırlandığı, ... Belediyesinin 26.04.2016 tarihli Encümen kararı ile de taşınmazda resen alan düzeltmesi yapılmasına, daha sonra taşınmazın 9 kısma ayrılmasına, imar planına göre A ve B kısımlarının yola terk edilmesine, 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tescil bildiriminde 'İmar planına göre 35 ada 12 parsel sayılı taşınmaz ile şuyulandırılmıştır' ve 103 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tescil bildiriminde 'İmar planına göre 35 ada 10 parsel sayılı taşınmaz ile şuyulandırılmıştır' şerhinin işlenmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda yapılacak araştırmalar neticesinde aynen taksimin mümkün olması halinde, aynen taksim suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 05.03.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
14. Hukuk Dairesi 2016/15321 E. , 2020/2710 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 122 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 30 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 101 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 424 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 118 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 115 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 114 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 110 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 120 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 173 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat