14. Hukuk Dairesi 2020/2240 E. , 2020/6486 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

14. Hukuk Dairesi 2020/2240 E. , 2020/6486 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.10.2011 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 30.09.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili, davalı ... vekili ve davalı ... Belediyesi vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, tarafların paydaş olduğu 863 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini istemiştir.
Davalılar ... ve ... vekillleri, muhdesat iddiasında bulunup bu konuda açılan davaların derdest olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Davalı ... Belediyesi vekili davanın reddini savunmuş, diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... vekili, davalı ... vekili ve davalı ... Belediyesi vekili temyiz etmişlerdir.
Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmelidir. Mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir.
Öte yandan, paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
Somut olaya gelince; davalı ... ve ... vekilleri Beykoz 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/499 Esas, Beykoz 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/417 Esas sayılı dava dosyalarında dava konusu taşınmaza yönelik muhdesatın aidiyetinin tespiti davaları açtıklarını beyan etmişlerdir.
Bu durumda mahkemece, davalılar tarafından açılan muhdesatın aidiyetinin tespiti davalarının bekletici mesele yapılarak, adı geçen davalılara ait olduğuna karar verilen muhdesatlar yönünden gerekirse mahallinde yeniden keşif yapılmak suretiyle Dairemizin belirtilen ilkeleri doğrultusunda muhdesatın ve arzın oranı ayrı ayrı belirlendikten sonra, satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesinde bu oranların esas alınacağı, muhdesata isabet eden kısmın muhdesat sahibi paydaşa; kalan kısmın ise tapu kaydındaki payları oranında taraflara dağıtılması gerektiği düşünülmeksin hüküm kurulması doğru değildir.
Diğer yandan tapu kaydı üzerinde bulunan 23.07.2012 tarihli beyan nedeniyle Beykoz Kadastro Mahkemesinin 1989/11 Esas sayılı dosyasının mahkemesinden temini ile şerhin bu davanın sonucunu etkileyip etkileme gereğinin değerlendirilmesi gerekirken bu konuda araştırma yapılmaması da doğru görülmemiştir.
Davacı ... İnşaat Ltd .Şti dava devam ederken 14.09.2012 tarihli satış ile dava konusu 863 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki hissesini ... Gayrimenkul A.Ş'ye devretmiş olup devralan tarafından davaya devam edilmiştir. Ne var ki yargılama sırasında taraf değişikliği olduğu halde gerekçeli karar başlığında davacı olarak önceki malikin isminin yer alması da doğru görülmemiştir.
Eksik araştırma ve inceleme ile kurulan hükmün belirtilen nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... vekili, davalı ... vekili ve davalı ... Belediyesi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcın yatırana iadesine, 21.10.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön