15. Hukuk Dairesi 2019/919 E. , 2019/5011 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

15. Hukuk Dairesi 2019/919 E. , 2019/5011 K.


'İçtihat Metni'

Mahkemesi : Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi


Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’nce verilen kararın temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

- K A R A R -

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Davacı yüklenici vekili; davalı kurumun açmış olduğu ihale neticesinde ... ili ... ilçesi ... göleti ve sulaması işine ait yapım işi sözleşmesi imzalandığını, 21.10.2010 tarihinde geçici kabul yapıldığı halde davalı tarafından kesin hakedişin düzenlenerek hakediş bedelinin ödenmediğini ileri sürerek, 10.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiş, 02.03.2017 harçlandırma tarihli dilekçesi ile talebini 1.917.065,53 TL olarak ıslah etmiştir. Davalı iş sahibi vekili; eksik işlerin bulunduğunu, davacının bakiye alacağı olmadığını savunmuştur.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne, 1.124.749,89 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline dair verilen karar, davacı vekilince 10.04.2018 tarihli dilekçe ile yasal süresi içerisinde istinaf edilmiş, davalı vekili ise 26.04.2018 tarihinde katılma yolu ile istinaf talebinde bulunmuştur. Davacı vekilinin 04.05.2018 tarihinde istinaf talebinden vazgeçmesi üzerine ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 08.05.2018 tarih, 2015/179 Esas ve 2018/43 Karar sayılı ek kararı ile davacı vekilinin istinaf talebinden vazgeçmiş sayılmasına ve davalı vekilinin katılma yolu ile istinaf talebinin reddine karar verilmiş, verilen ek kararın davalı vekilince 31.05.2018 tarihinde istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi'nin 11.12.2018 tarih, 2018/2633 Esas, 2018/2513 Karar sayılı kararı ile ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 08.05.2018 tarih, 2015/179 Esas, 2018/43 sayılı ek kararının davalı vekilinin katılma yoluyla istinaf talebinin 6100 sayılı HMK'nun 348/2. maddesi gereğince reddine ilişkin kısmın kaldırılması ile, davalı vekilinin istinaf başvurusunun süresinde olduğunun kabulüne, yeniden esas hakkında hüküm verilmesine, davanın kısmen kabulü ile 1.124.749,89 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair verilen karar, taraf vekillerince yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun “Belli Bir Yerde veya Evde Meslek ve Sanat İcrası” başlıklı 17. maddesi; “Belli bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenler, o yerde bulunmadıkları takdirde tebliğ aynı yerdeki daimi memur veya müstahdemlerinden birine, meslek veya sanatını evinde icra edenlerin memur ve müstahdemlerinden biri bulunmadığı takdirde aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır”, yine Tebligat Tüzüğü’nün “Meslek ve Sanat Erbabına Tebligat” başlıklı 23. maddesi ise “Belli bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenler, o yerde bulunmadıkları takdirde tebliğ aynı yerdeki daimi memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. Muhatap meslek veya sanatını evinde icra ediyorsa, kendisi bulunmadığı takdirde memur veya müstahdemlerinden birine, bunlardan hiç biri bulunmazsa tebliğ, birlikte oturan yukarıdaki maddenin son fıkrasında gösterilen ailesi efradına veya hizmetçilerinden birine yapılır” düzenlemelerini içermektedir.
Bu hükümlere göre daimi memur veya çalışanların muhatap adına tebliğ evrakını alma ve tebellüğ etme yetkileri ancak muhatabın tebliğ sırasında adreste bulunmaması ve beyanda bulunanın ad soyadının tebliğ mazbatasına yazılıp altının beyan sahibince imzalanması halinde mümkündür.
Bu açıklamalar ışığında somut olaya gelince; ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 30.01.2018 tarih, 2015/179 Esas ve 2018/43 Karar sayılı karar ve davacı vekilinin 10.04.2018 tarihli istinaf başvuru dilekçesi davalı vekiline 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 17. ve Tebligat Tüzüğü’nün 23. maddelerine göre davalı vekili ile aynı işyerinde çalışan memurlara usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş olup, tebligat usulsüzlüğü söz konusu değildir. İlk derece mahkemesi kararı taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekilinin istinaf başvuru dilekçesinin davalı vekiline tebliğinden sonra davalı vekili katılma yolu ile istinaf talebinde bulunmuş, davacı vekilinin istinaf talebinden vazgeçmesi nedeniyle davalı vekilinin istinaf talebi ilk derece mahkemesince 6100 sayılı HMK’nun 348/2. maddesi nedeniyle rededilmiş olup, ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 08.05.2018 tarih, 2015/179 Esas ve 2018/43 Karar sayılı ek kararı usul ve yasaya uygundur. Belirtilen nedenlerle; ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi'nce davalı vekilinin ilk derece mahkemesinin ek kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi gerekirken, ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 08/05/2018 tarih, 2015/179 Esas, 2018/43 sayılı ek kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi'nin 11.12.2018 tarih, 2018/2633 Esas, 2018/2513 Karar sayılı kararının kaldırılarak hükmün davacı yararına BOZULMASINA, davalı vekilinin esasa ilişkin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, ödenenden 5766 sayılı Kanun'un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 218,50 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan harcın temyiz eden davacıya iadesine, 6100 sayılı HMK 373. madde hükümleri gözetilerek dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi'ne, karardan bir örneğinin ise ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 04.12.2019 gününde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.








Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön