15. Hukuk Dairesi 2020/2916 E. , 2020/3235 K.
'İçtihat Metni'
Mahkemesi :... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’nce verilen kararın temyizen tetkiki davacı-karşı davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Uyuşmazlık, düzenleme şeklinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmakta olup asıl dava, sözleşmenin haksız fesih edildiğinin tespiti ile mahrum kalınan kâr ve menfi zararının tahsili istemine, karşı dava ise sözleşmenin feshi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince asıl davada, asıl davanın kısmen kabulü ile sözleşmenin haksız feshedildiğinin tepitine, menfi zarar kapsamında 46.746,22 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karşı davada karar verilmesine yer olmadığına dair verilen kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi’nce davacı-karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı-karşı davacı vekilinin asıl davaya ilişkin istinaf başvurusunun usulden reddine, karşı dava yönünden istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılarak asıl davanın kısmen kabulüne, 46.746,22 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karşı davanın kabulü ile; taraflar arasındaki 21.10.2015 tarihli sözleşmenin geriye etkili olarak feshine karar verilmiş, verilen karara karşı davacı-karşı davalı vekilince yasal süresi içinde temyiz isteminde bulunulmuştur.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp, bir isabetsizlik bulunmaksızın karar verilmiş olmasına, dava şartları, delillerin toplanması ve hukukun uygulanması bakımından da hükmün bozulmasını gerektirir bir neden bulunmamasına göre davacı-karşı davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-İlk derece mahkemesinin asıl davaya yönelik hükmü davacı-yüklenici tarafından sadece reddedilen fazlaya ilişkin talebi kapsamında kâr kaybı yönünden istinaf edilmiştir. Dosya kapsamı ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi’nin davalı-karşı davacılarca karşı çıkılmayan ve temyize konu edilmeyen kabulüne göre geri çevirme kararına rağmen süresinde asıl davaya yönelik istinaf harçları yatırılmadığından istinaf talebi sadece karşı davaya ilişkin olup, Bölge Adliye Mahkemesince de bu şekilde inceleme yapılmıştır. Davacı-karşı davalının asıl davada sözleşmenin haksız fesih edildiğinin tespiti ve menfi zararın tahsiline yönelik kabul kararına karşı istinaf talebi bulunmadığı, davalı-karşı davacıların da asıl dava ile ilgili istinaf talepleri geri çevirme kararı uyarınca eksik harcın ikmâl edilmemesi nedeniyle istinaf mahkemesince istinaf edilmemiş sayılarak incelenmediğinden asıl davadaki karar davalı-karşı davacı arsa malikleri aleyhine kesinleşmiştir.
Bu durumda ilk derece mahkemesinin asıl davada sözleşmenin haksız olarak fesih edildiğine dair kararı kesinleşmiş olup, Dairemizin emsal 09.05.2019 tarih ve 2018/3518 Esas, 2019/2187 Karar sayılı ilamı ve yerleşik uygulaması gereğince, somut olayda arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin davalı arsa sahiplerinin kusuru ile feshi halinde kusursuz olan davacı-yüklenici müspet zarar kapsamında “kâr kaybını” istemekte haklı olduğundan, Bölge Adliye Mahkemesince asıl dava yönünden davacının kâr kaybı talebi değerlendirilip sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, asıl davada kesinleşen hususlar gözden kaçırılarak yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, hükmün bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davacı-karşı davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davacı-karşı davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulü ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi’nin 2020/261 Esas, 2020/130 Karar sayılı hükmünün davacı-karşı davalı yararına BOZULMASINA, ödenenden 5766 sayılı Kanun'un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 535,60 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden davacı-karşı davalıya iadesine,
6100 sayılı HMK 373. madde hükümleri gözetilerek dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi'ne, karardan bir örneğinin ise ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
16.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.
15. Hukuk Dairesi 2020/2916 E. , 2020/3235 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 29 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 29 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 37 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 29 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 30 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 31 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 48 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 178 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat