16. Hukuk Dairesi 2015/19041 E. , 2018/6194 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

16. Hukuk Dairesi 2015/19041 E. , 2018/6194 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :... MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ... TESPİTİNE İTİRAZ


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
... sırasında ... İlçesi, Gedikler Köyü çalışma alanında bulunan 338 ada 43, 48, 54, 87, 103, 118 ve 125 parsel sayılı ve sırasıyla 22.311,58, 5.186,06, 15.718,30, 6.301,76, 8.030,02, 40.485,08 ve 18.566,17 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar ... kızı ...'nın kullanımında olduğu, lehine kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisap şartlarının gerçekleşmediği belirtilerek tarla vasfıyla davalı ... adına tespit edilmiştir. İtirazı Komisyonca reddedilen davacı ..., tapu kaydı, vergi kaydı, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 338 ada 48, 54 ve 125 parsel sayılı taşınmazların ... tespitlerinin iptali ile, 338 ada 48 ve 125 parsellerin tamamı ile 338 ada 54 parselde 11.03.2015 havale tarihli fen bilirkişi ek raporunda (D1) harfi ile gösterilen 852,06 metrekarelik kısmın son parsel numarası verilerek davacı adına tapuya tesciline; 338 ada 54 parselde 11.03.2015 tarihli fen bilirkişi ek raporunda (D2) harfi ile gösterilen kısmın son parsel numarası verilerek ve (B) harfi ile gösterilen kısmın ise 338 ada 54 parsel numarası ile tespitteki gibi davalı ... adına tapuya tesciline; 338 ada 54 parselde 04.04.2014 tarihli fen bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen kısmın ... paftasında yol olarak gösterilmesine; çekişmeli 338 ada 43, 87, 103 ve 118 parsel sayılı taşınmazların ise tespit gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı ... temscilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile 338 ada 43, 87, 103 ve 118 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz eden davacı ...'dan alınmasına,
2- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre çekişmeli 338 ada 54 parsel sayılı taşınmazın teknik bilirkişi raporunda (B) ve (D2) harfleri ile gösterilen taşınmaz bölümlerine yönelik davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
Taşınmazın teknik bilirkişi raporunda (C) ve (D1) harfleri ile gösterilen taşınmaz bölümlerine ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece çekişmeli taşınmazın (D1) harfi ile gösterilen bölümü üzerinde, dava konusu taşınmazın bulunduğu köyün terör nedeniyle boşaltılmasından önce 1993 yılına kadar davacının eşi ve kayınpederinin arpa ve buğday ekmek suretiyle zilyet oldukları, 1993 yılından sonra ise terör nedeniyle zorunlu olarak köyün boşaltılması ile kullanıma ara verdikleri, 2005 yılı sonrasında ise terör tehlikesinin azalmasıyla birlikte yeniden taşınmazı kullanmaya başladıkları, kayınpederi ve eşinden gelen eklemeli zilyetlikle birlikte davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle, (C) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümünün ise yol olduğu belirtilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Dosyada dava konusu taşınmazın bulunduğu köyün resmi olarak boşaltıldığına dair bir delil bulunmamaktadır. Ayrıca ziraat bilirkişi raporunda, 338 ada 58 numaralı mera parseline bitişik olan dava konusu taşınmaz üzerinde uzun yıllar kullanılmadığından dolayı çok yıllık mera bitkilerinin bulunduğu belirtildiğine göre, dava konusu taşınmazın öncesi davacıya bağışlayan ...'ya ait olsa bile davacının taşınmaz üzerinde ekonomik yarar sağlayan zilyetliğinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Öte yandan teknik bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen bölümün yol olduğu iddiasıyla açılmış bir dava da bulunmamaktadır. Hal böyle olunca; taşınmazın teknik bilirkişi raporunda (C) ve (D1) harfleri ile gösterilen bölümlerine ilişkin olarak da davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile çekişmeli taşınmazın bu bölümlerine yönelik hükmün BOZULMASINA,
3- Davalı ... vekilinin dava konusu 338 ada 48 parsel sayılı taşınmazın teknik bilirkişi raporunda (E) ve (F) harfleri ile gösterilen taşınmaz bölümlerine yönelik temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece çekişmeli taşınmazın teknik bilirkişi raporunda (E) harfi ile gösterilen bölümü üzerinde, dava konusu taşınmazın bulunduğu köyün terör nedeniyle boşaltılmasından önce 1993 yılına kadar davacının eşi ve kayınpederinin arpa ve buğday ekmek suretiyle zilyet oldukları, 1993 yılından sonra ise terör nedeniyle zorunlu olarak köyün boşaltılması ile kullanıma ara verdikleri, 2005 yılı sonrasında ise terör tehlikesinin azalmasıyla birlikte yeniden taşınmazı kullanmaya başladıkları, kayınpederi ve eşinden gelen eklemeli zilyetlikle birlikte davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği, aynı raporda (F) harfi ile gösterilen bölümün ise davacının dayandığı 1946 tarih ve 33 sıra nolu tapu kaydı kapsamında kaldığı kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Yukarıdaki bentte de belirtildiği üzere dosya kapsamında dava konusu taşınmazın bulunduğu köyün resmi olarak boşaltıldığına dair bir delil bulunmamaktadır. Ayrıca ziraat bilirkişi raporunda; 338 ada 2 numaralı mera parseline bitişik olan dava konusu taşınmaz üzerinde uzun yıllar kullanılmadığından dolayı çok yıllık mera bitkilerinin bulunduğu belirtildiğine göre, dava konusu taşınmazın öncesi davacıya bağışlayan ...'ya ait olsa bile davacının taşınmaz üzerinde ekonomik yarar sağlayan zilyetliğinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Öte yandan davacı tarafın dayandığı tapu kaydının batı sınırında dere okumasına karşın, taşınmazın batısında eylemli olarak dere bulunmadığı gibi kuzey ve güney sınırında okunan kır sınırı da her yere uyabilecek niteliktedir. Dolayısıyla davacının dayandığı tapu kaydının da bu taşınmaza aidiyetinden söz edilemez. Hal böyle olunca; çekişmeli taşınmazın teknik bilirkişi raporunda (E) ve (F) harfleri ile gösterilen bölümlerine ilişkin olarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile çekişmeli taşınmazın bu bölümlerine yönelik hükmün BOZULMASINA,
4- Davalı ... vekilinin dava konusu 338 ada 125 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyizi yönünden ise; mahkemece, çekişmeli taşınmazın davacının dayandığı tapu kaydı kapsamında kaldığı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuştur.Ne var ki, davacı tarafın dayandığı 13.04.1962 tarih ve 90 sıra numaralı tapu kaydı yöntemince uygulanmamış, tapu kaydı tescil ilamı ile oluştuğu halde ilam ve tescil krokisi getirtilip, Hazinenin taraf olup olmadığı, ilamın taraflar arasında kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı değerlendirilmemiş, tapu kaydının başka parsellere revizyon görüp görmediği araştırılmamış, tapu kaydı dayanağı ilam ve haritası zemine uygulanmamış olduğundan yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Bu şekilde eksik ve yetersiz araştırmaya dayanılarak karar verilemez. O halde, doğru sonuca varılabilmesi için, davacı dayanağını oluşturan tapu kaydının edinme sebebinde sözü edilen tescil dosyası (yoksa tescil ilamı) ve dayanağı tescil haritası getirtilmeli, tapu kaydının ... sırasında revizyon görüp görmediği ... Müdürlüğü ve Tapu Sicil Müdürlüğünden sorulup saptanmalı, varsa revizyon gördüğü parsellere ait onaylı tutanak örnekleri, tutanakları kesinleşmiş ise ... sonucu oluşan tapu kayıtları getirtilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve teknik bilirkişi huzuru ile yeniden keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında davacı tarafın dayandığı tapu kaydı ve haritası uygulanıp kapsamı 3402 sayılı ... Yasası'nın 20/A maddesi gereğince haritasına göre belirlenmelidir. Tescil krokisinin uygulama kabiliyetinin bulunmaması durumunda ise tapu kaydının hudutları okunarak mahalli bilirkişilerce zeminde tek tek gösterilmesi istenilmeli, bilirkişilerin gösteremediği hudutların tesbiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, teknik bilirkişiye uygulanan tapu kaydının kapsadığı alanı gösterir ve keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, davacının dayandığı tapu kaydının çekişmeli taşınmazı kapsayıp kapsamadığı tereddütsüz olarak belirlenmeli, tapu kaydının uyduğunun anlaşılması halinde, davacı tapu dışı devralmaya (hibe) dayandığına göre davacı yararına 3402 sayılı Yasa'nın 13/ B-b maddesi koşullarının oluşup oluşmadığı araştırılmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek, eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 24.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.





Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön