16. Hukuk Dairesi 2015/16038 E. , 2018/1864 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
...Köyü çalışma alanında bulunan 183 ada 35 (eski 898) parsel sayılı 18.301,15 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 1973 yılında kesinleşen kadastro işlemi neticesinde kadastro tutanağının edinme nedeni sütununa 'Zeytinlik Yasası gereği Hazine'ye ait olduğu, 1968 yılında ... ve ... tarafından müştereken imar edildiği ve halen zilyet odukları' açıklaması yapılarak 'zeytinlik' vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiş, 1996 yılında tapu kaydının beyanlar hanesine '6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılmıştır' şerhi konulmuştur. Aynı çalışma alınında bulunan 102 ada 44 parsel sayılı 6.810,14 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise 1992 yılında kesinleşen kullanım kadastrosu sonucu tutanağının beyanlar hanesine '6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 1971 yılından beri ...'ın kullanımında olduğu' şerhi yazılarak 'zeytinlik' vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. 3402 sayılı Yasa'ya 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesi ile eklenen Ek-4.madde kapsamında 2009 yılında yapılan kullanıcı güncelleme çalışmaları sırasında taşınmazlardaki kullanıcıların değişmediği belirlenmiştir. Davacı ... çekişmeli her iki taşınmazın bir bölümünde kullanıcı olduğu, davacı ... çekişmeli 102 ada 44 parsel sayılı taşınmazda kullanıcı olduğu, şerh sahiplerinden ... çekişmeli 183 ada 35 parselin 3.945,21 metrekarelik bölümünde diğer şerh sahibi ..., kalan bölümde ise kendisinin kullanıcı olduğu, davacı ... ise şerh sahibi ...'ın 183 ada 35 parselin 9575 metrekarelik bölümündeki satın alma hakkını 2013 yılında noterde kendisine devretttiği iddiasıyla ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davacı/davalı ...'ın davasının feragat nedeniyle reddine, davacılar ... ve ...'ın çekişmeli 102 ada 44 parsel sayılı taşınmaz yönelik davalarının hak düşürücü süre geçtiğinden reddine, davacı ... ve ...'ın çekişmeli 183 ada 35 parsele yönelik davalarının kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın muhtesat bilgileri bölümündeki mevcut şerhin iptaline, yerine 'fen bilirkişisi.....'ın 28.04.2015 tarihli raporuna ek krokide (B) harfi ile gösterilen 4.259,59 metrekarelik bölüm ile (C) harfi ile gösterilen 8.720,79 metrekarelik bölüm ... kullanımındadır, (A) harfi ile gösterilen 4.026,66 metrekarelik bölüm ...... mirasçıları olan ..., ... ve ... kullanımındadır, (D) harfi ile gösterilen 1.244,83 metrekarelik bölüm ...'ın kullanımındadır' şeklinde şerh verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar ... ve ... vekili, davalı/davacı ... vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı/davacı ... vekili ile davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, çekişmeli 183 ada 35 parsel sayılı taşınmaza ilişkin usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz eden davalı/davacı ...'dan alınmasına,
2- Çekişmeli 102 ada 44 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece, çekişmeli taşınmazın kullanıcı güncelleme çalışmasına tabi tutulmadığı ve kullanım kadastrosunun kesinleştiği 26.02.1993 tarihi ile davaların açıldığı 2012 tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3 maddesinde öngörülen dava açmak için gerekli 10 yıllık hak düşürücü süresinin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; yapılan değerlendirme ve varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Dosya içerisinde bulunan, ... tarafından tanzim edilmiş 18.10.2009 tarihli tutanak ve güncelleme listesinden, çekişmeli taşınmazda kullanım kadastrosunun kesinleştiği tarihten sonra 2009 yılında, 3402 sayılı Yasa'ya 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesi ile eklenen Ek-4.madde kapsamında kullanıcı güncelleme çalışması yapıldığı ve çekişmeli taşınmazdaki kullanıcının değişmediği anlaşılmaktadır. Davacılar, güncelleme çalışmasının yapılmasından sonra, 2012 yılında, çekişmeli taşınmazda kullanıcı oldukları iddiasıyla ayrı ayrı dava açmışlardır. Davacıların, açıkça kullanım kadastrosunun kesinleştiği 1993 yılından önceki zilyetliğe dayanması söz konusu olmayıp, dava, 2009 yılında yapılan güncelleme işlemine yönelik olduğuna göre; mahkemenin hak düşürücü sürenin geçtiğine ilişkin gerekçesinde isabet bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, tarafların gösterdiği ya da göstereceği tüm deliller toplanıp birlikte değerlendirilerek sonucuna göre davanın esası hakkında bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek yazılı şeklide hüküm tesisi isabetsiz olup, davacılar ... ve ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine, 16.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
16. Hukuk Dairesi 2015/16038 E. , 2018/1864 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 4 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 114 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 127 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 47 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 40 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat