16. Hukuk Dairesi 2015/9953 E. , 2018/1785 K.

[İctihat]

16. Hukuk Dairesi 2015/9953 E. , 2018/1785 K.


'İçtihat Metni'



MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında Cumhuriyet/Deşdiğin Mahallesi çalışma alanında bulunan 218 ada 12 parsel sayılı 235,49 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., adına tespit edilen 218 ada 5 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün eksik tespit edildiği, eksikliğin çekişmeli 218 ada 12 parsel sayılı taşınmazda kaldığı iddiasıyla dava açmıştır. Yargılama sırasında Nuri ve ..., adlarına tespit edilen aynı ada 9 ve 10 parsel sayılı taşınmazlar ile çekişmeli 2018 ada 12 parsel sayılı taşınmazın sınırlarının yanlış tespit edildiği iddiasına dayanarak davaya katılmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının davasının kısmen kabulüne; 03.06.2014 havale tarihli fen bilirkişisi raporuna ekli harita 2'de (D) harfi ile gösterilen 1,40 metrekare yüzölçümüne sahip alanın dava konusu 218 ada 12 parsel numaralı taşınmazdan ifrazı ve aynı adanın son parsel numarası ile davacı ... adına, müdahil davacılar ...ve ...'ın davalarının kabulüne, 16.01.2015 havale tarihli fen bilirkişisi ek raporuna ekli kroki de (B2) harfi ile gösterilen 13,51 metrekare yüzölçümüne sahip alanın dava konusu 218 ada 12 parsel numaralı taşınmazdan ifrazı ile aynı adanın devam eden son parsel numarası ile, müdahil davacı ..., aynı tarihli fen bilirkişisi ek raporuna ekli kroki de (B1) harfi ile gösterilen 1,99 metrekare yüzölçümüne sahip alanın dava konusu 218 ada 12 parsel numaralı taşınmazdan ifrazı ile aynı adanın devam eden son parsel numarası ile, müdahil davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, çekişmeli 218 ada 12 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağının yüzölçümü hanesinin iptali ve 218,59 metrekare yüzölçümü ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... ve müdahil ... vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan 03.06.2014 havale tarihli fen bilirkişisi raporuna ekli harita 2'de (D) harfi ile gösterilen bölüm hakkındaki hükmün ONANMASINA,
2- Mahkemece, 27.08.1976 tarihli Mukavele Senedi başlıklı senet ile dava konusu 218 ada 12 parsel numaralı taşınmaz ile dava dışı 218 ada 9 ve 10 parsel arasında kalan ara duvarın kullanım hakkının davalı ile müdahil davacılara ait olduğunun düzenlendiğini, fen bilirkişilerince keşif esnasında ihtilaf konusu duvarın yüzölçümü hesabının yapılarak toplamda 70 cm genişliğe sahip duvarın yarı yüzölçümü miktarı hesap edilerek müdahil davacıların iddia ettikleri kısımların düzenlenen ek rapor ile ayrı ayrı gösterildiği gerekçesi ile taşınmazın (B) bölümü hakkında yazılı şekilde karar verilmiştir. Ne var ki teknik bilirkişileri 03.06.2014 tarihli ilk raporlarında 70 cm'lik duvarın çekişmeli 218 ada 12 sayılı parselin batısında kalan ve krokide (C) harfi ile gösterilen bölüm olduğunu bildirmişler, hükme esas 15.01.2015 tarihli ek raporlarında ise (B1) ve (B2) bölümleri için 03.06.2014 tarihli ilk raporlarına atıfta bulunmuşlardır. 03.06.2014 tarihli ilk raporda tarafların selefleri arasındaki 27.08.1976 tarihli sözleşmenin 1. maddesindeki duvarın (B) harfi ile gösterilen duvar olduğu, bu bölümün müdahil davacılara ait binanın balkonun izdüşümüne denk geldiği bildirmişler ancak (B) bölümünün genişliği ve uzunluğu hakkında bilgi vermedikleri gibi ek raporlarında da (B1) ve (B2) bölümlerinin yüzölçümleri hesaplanırken 27.08.1976 tarihli sözleşme senedinin esas alınıp alınmadığı açıklanmamıştır. Mahkemece, taşınmazın (B) bölümü hakkındaki yetersiz teknik bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır. Tarafların selefleri arasındaki 27.08.1976 tarihli sözleşmenin 1. maddesi ile sınırları senette yazılı 70 cm genişliğindeki duvarın taraflar arasında müşterek olması kararlaştırılmıştır. Hal böyle olunca doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece, 3 kişilik fen bilirkişisinden oluşacak bilirkişi heyeti, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları eşliğinde taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, müdahil davacılar tarafından sonradan inşaa edildiği anlaşılan binanın balkonlarının izdüşümü değil 27.08.1976 tarihli Mukavele Senedi başlıklı senet esas alınmak suretiyle taşınmazlar arasındaki duvar tespit edilmeli, uzunluğu, genişliği ayrıca hesap edilmeli, gerekirse fen bilirkişilerinden yan kesit krokisi alınarak 27.08.1976 tarihli senet uygulanmalı, taşınmazın dört hududunu gösterir şekilde ve taşınmazın hangi bölümüne ait olduğuna dair gerekli açıklamanın yapıldığı fotoğraflar raporlara eklenmeli; bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle taşınmazın (B1) ve (B2) bölümleri hakkındaki hükmün BOZULMASINA,
3- Müdahil davacı ... vekilinin taşınmazın (C) bölümü hakkındaki temyiz itirazlarına gelince; 02.04.2013 havale tarihli müdahale dilekçesi ile taşınmazın (C) bölümünün de davaya konu olduğu, Mahkemece, bu bölüm hakkında da tarafların iddia ve delillerinin toplandığı ancak olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediği anlaşılmaktadır. Mahkemece bu husus göz ardı edilerek dava konusu (C) bölümü yönünden hüküm kurulmaması isabetsiz olup, açıklanan nedenle, müdahil davacı ... vekilinin taşınmazın (C) bölümü hakkındaki temyiz itirazı yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 14.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.