16. Hukuk Dairesi 2019/5410 E. , 2019/8707 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

16. Hukuk Dairesi 2019/5410 E. , 2019/8707 K.


'İçtihat Metni'


MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
KANUN YOLU : TEMYİZ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ..., ... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve 1975 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılıp, 05.02.2015 tarihinde idari yoldan 4.059.931,85 metrekare yüzölçümü ile hali arazi vasfıyla davalı Hazine adına tapuya tescil edilen 536 parsel sayılı taşınmazın bir bölümü hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal sebeplerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, dava konusu taşınmaz bölümü üzerinde davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermek için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, taşınmaz bölümü üzerinde Hazine adına tapu kaydının oluşumundan önce davacı lehine imar-ihya nedeniyle kazanım koşullarının oluşup oluşmadığı yöntemince araştırılmamış, bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi hava fotoğrafı incelemesi olduğu halde, hava fotoğraflarından yöntemine uygun şekilde ve yeterince yararlanılmamış, hava fotoğrafları üzerinde çekişmeli bölümün işaretlenmesiyle yetinilmiş, taşınmaz bölümünün niteliği yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmamıştır. Ayrıca dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmaz bölümü üzerinde sürdürüldüğü iddia olunan zilyetliğin sürdürülüş biçimi, taşınmazın önceki niteliği, imar-ihyanın tamamlanıp tamamlanmadığı ve tamamlanmış ise hangi tarihte tamamlandığı hususları maddi olaylara dayalı olarak ayrıntılı şekilde sorulup açıklattırılmamış ve ziraat bilirkişisinin somut verilere ve bilimsel esaslara dayanmayan, soyut içerikli raporuna dayanılarak hüküm verilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeyle hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca, sağlıklı bir sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece, öncelikle tarihleri açıkça yazılmak suretiyle dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı Harita Genel Komutanlığından getirtilip dosya arasına konulmalı, bundan sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat bilirkişi kurulu, fen bilirkişisi ve jeodezi ve fotogrametri mühendisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, yapılacak keşifte, yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmaz bölümünün öncesinin kime ait olduğu, kimden intikal ettiği ve ne şekilde kullanıldığı, taşınmazın imar-ihyaya konu edilip edilmediği, edilmiş ise imar-ihyanın hangi tarihte başlayıp hangi tarihte bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanları arasında çelişki doğması halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle bu çelişkiler giderilmeye çalışılmalı; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, taşınmaz bölümünün toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz bölümü üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmaz bölümü imar-ihyaya konu edilmişse, imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir ve komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş renkli fotoğraflarını içerir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı harita mühendisi bilirkişiden yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafı ile, dosya arasında bulunan 1985 ve 1999 tarihlerine ait hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, taşınmaz bölümünün sınırlarını ve niteliğini, imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile taşınmazda sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor düzenlemesi istenilmeli; fen bilirkişisine ise, keşfi takibe imkan verir denetime elverişli rapor düzenlettirilmeli, bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek 3402 sayılı Yasa'nın 14. ve 17. maddesinde öngörülen koşulların dava tarihine kadar davacı yararına gerçekleşip gerçekleşmediği kesin olarak belirlenmeli ve varılan sonuca göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm verilmesi isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de, dava konusu taşınmazın yargılama devam ederken 536 parsel numarası ile Hazine adına ihdasen tescil edilmesi nedeniyle davanın tapu iptali ve tescil davasına dönüştüğü, bu nedenle dava tarihinde tescil davası yönünden ilgili kamu tüzel kişileri olarak davada yasal hasım konumunda yer alan ... ve ...'nın taşınmazla ilgileri kalmadığı gözden kaçırılarak, bu davalılar yönünden 'karar verilmesine yer olmadığına' karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olması da isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine,
yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
18.12.2019 gününde oybirliğiyle














Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön