16. Hukuk Dairesi 2016/11779 E. , 2019/6458 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ...,... İlçesi/ ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 586 parsel sayılı 94000 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı nedeniyle Hazine adına tespit ve 25.03.1977 tarihinde tescil edilmiş, daha sonra ifraz edilmek suretiyle 1200 parsel sayısı ve 47000 metrekare, 1201 parsel sayısı ve 47000 metrekare yüzölçümü ile tescil edilmiştir. Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil, talebi kabul edilmediği takdirde dava tarihi itibariyle taşınmazın değeri olan 10000TL’nin davalıdan tahsili ile kendisine verilmesi istemiyle 02.09.2014 tarihinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın hak düşürücü süre nedeni ile reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda yazılı gerektirici nedenlere ve kadastro tespitinin kesinleştiği tarih ile dava tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde yazılı 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş bulunduğuna göre, davacı ...’in, mülkiyete ilişkin olarak açtığı tapu iptali ve tescil istemli davası hakkında verilen karara yönelik temyiz itirazları yerinde değildir. Ne var ki; davacı tapu iptali ve tescil talebi reddedildiği takdirde, tazminat isteminde bulunarak terditli dava açmış olup, Mahkemece davacının hem tapu iptali ve tescil talebi, hem de tazminat talebi reddedilmiştir. 3402 sayılı Yasa’nın 12/3. maddesinde, kadastro tutanaklarında belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak itiraz olunamayacağı ve dava açılamayacağı belirtilerek, mülkiyete ilişkin talepler yönünden hak düşürücü süre öngörülmüş olup, söz konusu yasa maddesindeki hak düşürücü sürenin davacının tazminata ilişkin talebi yönünden uygulanması mümkün değildir.
Hal böyle olunca, davacı tarafın tazminat talebine ilişkin davası yönünden, tazminat hukuku kuralları çerçevesinde, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek, ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, davacının tazminat isteminin hatalı bir biçimde 3402 sayılı Yasa’nın 12/3. maddesi kapsamında değerlendirilmesi isabetsiz olup, davacı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
16.10.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.
16. Hukuk Dairesi 2016/11779 E. , 2019/6458 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 35 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 44 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 30 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 37 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 112 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 110 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat