16. Hukuk Dairesi 2016/13369 E. , 2019/6440 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

16. Hukuk Dairesi 2016/13369 E. , 2019/6440 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

... İlçesinde 3402 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca yapılan kadastro sırasında, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 111 ada 2 parsel sayılı 4.573,33 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle payları oranında davalılar ...,... ve ... ile dava dışı ölü ... adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, davalılar lehine zilyetlikle iktisap koşulları oluşmadığını öne sürerek, taşınmazın Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın görevsizlik nedeni ile usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, askı ilan tarihinin 10.02.2016 tarihinde dolduğu ve tespitin 11.02.2016 tarihinde kesinleştiği ve davacı Hazine tarafından davanın, askı ilan süresinden sonra 12.02.2016 tarihinde açıldığı gerekçesiyle, davanın görev yönünden reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin göreve ilişkin vardığı sonuç, dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Davanın açıldığı tarihin belirlenmesi, harca tabi olup olmamasına göre değişiklik gösterir. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 06.02.1984 gün ve 1983/7 Esas, 1984/3 Karar sayılı kararında, her iki hal için davanın açıldığı tarihin nasıl belirleneceği ayrı ayrı karara bağlanmıştır. Buna göre, harca tabi olmayan davalarda, dava dilekçesi hakim tarafından usulen kaleme havale edilmekle artık mahkemenin tasarrufuna geçmiş sayılır. Çünkü bu gibi davalarda davacı, dava dilekçesini hakime vermekle kendine düşen görevi yerine getirmiş ve davacının yapacağı başka bir işlem kalmamıştır. Bir başka anlatımla, artık davacının dava dilekçesi üzerinde tasarruf yetkisi sona ermiş ve dilekçe mahkemenin malı olmuştur. Somut olayda, davacı Hazine vekili 10.02.2016 tarihinde dava dilekçesini havale ettirmiş ve dosya; aynı tarihte UYAP sisteminde harçlandırma formu düzenlenerek 2016/2996 kayıt numarasını almış olup, tevzi formunun 12.02.2016 tarihinde düzenlenmesi davacı tarafın sorumluluğunda değildir. Öte yandan, Kadastro Kanunu'nun 11/1. maddesinde askı ilan süresinin otuz gün olduğu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 92. maddesinde ise, gün olarak tayin edilmiş sürelerin hesabında, tefhim ve tebliğ edildiği günün hesaba katılmayacağı düzenlenmiştir.
Bu durum karşısında, çekişmeli taşınmaza ait tespit tutanağı 12.01.2016 tarihinde askıya çıkarılmış olup, 30 günlük askı süresi 10.02.2016 tarihinde dolmaktadır. 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi hükmüne göre Hazine harçtan muaf olduğundan, yukarıda belirtilen Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca dava dilekçesi üzerine yazı işleri müdürü tarafından yapılan 10.02.2016 tarihli havale ile davanın süresinde açıldığının kabulü gerekmektedir. Bu itibarla, uyuşmazlığın çözümünde Kadastro Mahkemesi görevli olduğundan, işin esasına girilerek hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde görev yönünden davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 16.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.















Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön