16. Hukuk Dairesi 2016/9587 E. , 2019/4435 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

16. Hukuk Dairesi 2016/9587 E. , 2019/4435 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu Selim İlçesi Koyunyurdu Köyü çalışma alanında bulunan 116 ada 45 parsel sayılı, 123 ada 6 parsel sayılı, 127 ada 1 parsel sayılı, 138 ada 9 parsel sayılı ve sırasıyla 18.933.50, 7578.38, 28.717,82 ve 7.333,38 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar tapu kaydı ve satın alma nedeniyle... adına tespit ve tescil edildikten sonra satış nedeniyle ... adına kayden intikal ettirilmiştir. Davacı ..., irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasına dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 123 ada 6 parsel sayılı, tarla vasfıyla davalı ... adına kayıtlı olan taşınmazın tapu kaydının iptali ile 123 ada 6 parsel sayılı taşınmazın davacı ... adına tarla olarak tapuya kayıt ve tesciline; çekişmeli 127 ada 1 parsel sayılı, 116 ada 45 parsel sayılı, 138 ada 9 parsel sayılı taşınmazlar yönünden açılan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili ve davalı ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ..., dava konusu taşınmazların kadastro çalışmalarının başlamasından önce 20 yıldan fazla zamandır zilyetliğinde olduğunu ve kendisinden önce de babasının zilyetliğinde olduğunu belirterek adına tescili istemiyle açmış olduğu davada, davalılar ... ve ... vekili, dava konusu taşınmazların davalıların annesi... adına tespit edildiğini ölümü ile mirasçılarına kaldığını ve onların da yargılama devam ederken tüm hisselerini ...'a devrettiklerini, davacıların taşınmazda hiçbir haklarının olmadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece dava konusu 123 ada 6 parsel sayılı taşınmazın uzun yıllardır davacı ... tarafından kullanıldığı gerekçesiyle kazandırıcı zamanaşımı ile zilyetlik hükümlerine göre davanın kabulüne ve diğer dava konusu taşınmazlarda ise davacının üstün hakkı olduğuna dair kesin bir kanıya ulaşılamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Ne var ki; taşınmazlar başında yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişiler ve tanıklar, davacıların ve davalıların amca çocuğu olduklarını ve dava konusu taşınmazların öncesinde babaları tarafından ortak kullanıldığını onların ölümünden sonra 123 ada 6 parsel sayılı taşınmazın davacı ... tarafından kullanıldığını, diğer niza konusu taşınmazların ise davalılar tarafından kullandığını, taksim konusunda ise bilgilerinin olmadığını beyan etmişlerse de, taşınmazların öncesinin kime ait olduğu, kime ne şekilde intikal ettiği belirlenmemiş buna göre 3402 sayılı Kanun'un 14. maddesine göre tarafların iktisaplarının mümkün olup olamayacağı üzerinde durulmamış olduğundan yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca dava konusu taşınmazların öncesini bilebilecek tarafsız üç kişilik mahalli bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları eşliğinde yeniden keşif yapılarak tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde bilirkişilere dava konusu taşınmazların (her bir taşınmaz için ayrıntılı olarak), öncesinde kime ait iken hangi nedenle kime intikal ettiği, başka bir ifade ile kök muris Müşir Yıldız'dan miras yoluyla mı intikal ettiği, yoksa tarafların murisleri (davacının murisi Mehmet, davalıların murisi Talip) tarafından 3.kişilerden satış ya da bağış yoluyla mı kazanıldığı ya da imar-ihya suretiyle mi edinildiği, buna göre tarafların zilyetliklerinin miras yoluyla gelen hakka mı, yoksa satın alma yoluyla gelen zilyetliğe mi dayalı olarak devam ettiği belirlenmelidir. Dava konusu taşınmazların Müşir'den kalmış olması halinde başka mirasçısının olup olmadığı, mirasçılar arasında paylaşım yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise kime kaldığı araştırılmalı; taşınmazların davacının babası Mehmet'e ait olduğunun anlaşılması halinde ise davacı ...'ın kendi payını mı, yoksa murisi Mehmet Yıldız'ın mirasçıları adına mı tescil istediği sorulmalı, bundan sonra aktif dava ehliyeti, taraf teşkili hususu ve tarafların tüm delilleri birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacı ve davalıların temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.06.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön