16. Hukuk Dairesi 2020/2211 E. , 2020/6242 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

16. Hukuk Dairesi 2020/2211 E. , 2020/6242 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:


Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 308 parsel sayılı 675.000 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, öteden beri ... köyünün hayvanlarının otlakiyesine mahsus yerlerden olduğu belirtilerek, mera vasfıyla ... Köyü Tüzel Kişiliği adına 14.08.1958 tarihinde tespit ve tescil edilmiş, bilahare 10.04.1986 tarihinde idari yoldan Hazineye tahsis edilen taşınmaz, imar uygulaması sonucu ifraz edilerek dava konusu kısım 197 ada 4 numarası ile 916,71 metrekare yüzölçümlü olarak 11.01.2 0008 tarihinde arsa vasfı ile Hazine adına kaydedilmiştir. Davacı ..., imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, tarihinde tapu iptali ve adına tescili istemiyle 08.12.2015 tarihinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın Hazine adına olan tapu kadının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, temyize konu 197 ada 4 parsel sayılı taşınmaz yönünden davacı yararına edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan değerlendirme ve varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Dairemizin geri çevirme kararı üzerine dosya arasına alınan belgelerden, çekişmeli 197 ada 4 parsel sayılı taşınmazın geldisi olan 308 parsel sayılı taşınmazın tesis kadastrosu sırasında 1958 tarihinde mera olarak Köy Tüzel Kişiliği adına tespit edilerek tespitin kesinleştiği, bilahare 1986 tarihinde Hazine adına tahsis edildiği, imar uygulaması neticesinde ifraz edilerek 197 ada 4 sayılı parsel numarasını aldığı anlaşılmaktadır. Dava dilekçesi içeriğine göre, davacı, tespitten sonra başlayan zilyetliğe dayalı olarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmış olup, kadastro tespitinin kesinleşmesi ile birlikte tapuya tescil edilen taşınmazların kural olarak zilyetlikle kazanılması mümkün bulunmadığı gibi, mera olarak sınırlandırılan ve özel siciline kaydolan taşınmazların da aynı şekilde zilyetlikle kazanılamayacağı, bu nitelikteki taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğe değer verilemeyeceği; bir an için davanın tespitten önceki nedenlere dayalı olarak açıldığı düşünülse dahi, taşınmaz hakkındaki kadastro tespitinin kesinleştiği 1958 yılından eldeki davanın açıldığı 2015 yılına kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen ve dava şartı olan 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle açılan davanın dinlenme olanağının da bulunmadığı anlaşıldığından, Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu hususlar gözetilmeksizin davanın esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.









Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön