16. Hukuk Dairesi 2016/17801 E. , 2020/4337 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

16. Hukuk Dairesi 2016/17801 E. , 2020/4337 K.


'İçtihat Metni'


MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
KANUN YOLU: TEMYİZ


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, .... Mahallesi çalışma alanında bulunan 232 ada 30, 234 ada 34, 243 ada 2, 244 ada 3, 12, 245 ada 20, 261 ada 11, 281 ada 2 ve 282 ada 38 parsel sayılı muhtelif yüzölçümlü taşınmazlar, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 1/7’şer paylarla davalılar ..., ..., ... ve ... adına, 3/7 payla davacı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., satın alma ve tapu kaydına dayanarak, tapu iptali ve taşınmazların adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 232 ada 30, 234 ada 34, 243 ada 2, 244 ada 3, 12, 245 ada 20, 261 ada 11, 281 ada 2 ve 282 ada 38 parsel sayılı taşınmazlardaki davalılar adına kayıtlı toplam 4/7 paya ilişkin tapu kayıtlarının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar ..., ..., ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazların davacının dayandığı tapu kayıtlarının kapsamında kaldığı kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme karar vermeye yeterli bulunmamaktadır. Davacı tarafın dayandığı tapu kayıtlarının tedavülleri getirtilerek, mahallinde uygulanmamış, keşifte dinlenilen yerel bilirkişi ve tanıklar, çekişmeli taşınmazların davacının dayandığı tapu kaydının maliki Güllü’den gelen yerler olduğunu ve davacının satın aldığını beyan ettikleri halde, tanık olarak dinlenilen tarafların kardeşi ...’ın taşınmazların babasının vefatından sonra paylaşıldığını ifade etmiş olması nedeniyle, beyanlar arasında çelişki oluşmasına rağmen bu çelişki giderilmemiş, kadastro tespit tutanaklarının edinme hanesinde, taksim neticesinde çekişmeli taşınmazların davacı ile davalılar adına paylı olarak tespitlerinin yapıldığı, diğer kardeşler İbrahim ve Gürsel'in farklı yerler aldıkları belirtilmiş olmasına rağmen, edinme hanesinde belirtilen taşınmazların kadastro tespit tutanakları getirtilerek taksim hususu araştırılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmemektedir.

Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, davacının tutunduğu tapu kayıtlarının, tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile varsa haritası ve çekişmeli taşınmazlara sınırları itibariyle komşu olan parsellere ait onaylı tutanak suretleri ile çekişmeli taşınmazların edinme hanesinde taksim neticesinde davacının kardeşleri İbrahim ve Gürsel ile davalılar adına tespitlerinin yapıldığı belirtilen taşınmazların kadastro tespit tutanakları ve varsa dayanağı olan belgeler tesislerinden itibaren tüm tedavülleri ile getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisinin katılımıyla keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte davacının dayandığı tapu kayıtları yerel bilirkişiler yardımı ile zemine uygulanmalı, yerel bilirkişilerce bilinemeyen sınır yerleri bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, uzman bilirkişiye tapu kayıtlarında tarif edilen sınır yerleri, düzenleyeceği haritada ayrı ayrı işaret ettirilmeli, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ile denetlenerek tapu kayıtlarının kapsamı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmeli, yerel bilirkişiler ve tanık beyanları komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli; çekişmeli taşınmazların tapu kaydı kapsamında kaldığının anlaşılması halinde, tapu kaydının paylı olduğu da gözetilerek, davacı tarafın kayıt maliki ya da malikleri ile akdi ya da ırsi ilişkisi saptanmalı; çekişmeli taşınmazların dayanak tapu kayıtlarının kapsamında kalmadığının anlaşılması halinde, çekişmeli taşınmazların öncesinin kime ait olduğu, kimden kime kaldığı, davacı ile davalıların ortak miras bırakanından kalıp kalmadığı, kalmışsa paylaşma olup olmadığı, paylaşma yapılmış ise taşınmazlara kimin ne şekilde ve ne sıfatla zilyet olduğu sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, tespite aykırı sonuca ulaşılması halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek aykırılığın giderilmesine çalışılmalı; fen bilirkişisinden, uygulanan tapu kayıtlarının kapsamlarını belirlemesi ve keşfi takibe denetlemeye imkan verir rapor ve kroki düzenlenmesi istenilmeli; bundan sonra, çekişmeli taşınmazların edinme hanesinde taksimen diğer kardeşlere isabet ettiği belirtilen taşınmazların kadastro tespit tutanakları da dikkate alınmak suretiyle, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece, bu yönler göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalılara iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
15.10.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.







Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön