16. Hukuk Dairesi 2016/15372 E. , 2020/3480 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Uygulama kadastrosu sırasında ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında ve tapuda davalı ... adına kayıtlı bulunan eski 3220 parsel sayılı 3.509,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 148 ada 2 parsel numarasıyla ve 3.639,69 metrekare yüzölçümlü olarak; davacı Hazine adına kayıtlı bulunan eski 3197 parsel sayılı 930,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 148 ada 3 parsel numarasıyla ve 688,53 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı Hazine, uygulama kadastrosu sırasında adına kayıtlı bulunan 148 ada 3 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün azaldığını, eksikliğin komşu aynı ada 2 parsel sayılı taşınmazda kaldığını ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, “dava konusu 120 ada 7 ve 8 parsel sayılı taşınmazların” uygulama tespiti gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı Hazine, uygulama kadastrosu sırasında adına kayıtlı bulunan 148 ada 3 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün azaldığını, eksikliğin komşu aynı ada 2 parsel sayılı taşınmazda kaldığını ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece dava konusu 148 ada 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazlar hakkında araştırma ve inceleme yapılıp deliller toplanmış ancak, tefhim edilen kısa kararda “davanın reddine, dava konusu 148 ada 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazların uygulama tespiti gibi tescillerine” karar verilmiş olmasına rağmen, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında “davanın reddine, dava konusu 120 ada 7 ve 8 parsel sayılı taşınmazların uygulama tespiti gibi tescillerine” karar verilmek suretiyle kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturulduğu gibi gerekçeli kararda, tarafların ve vekillerinin kimlik bilgileri ile adres bilgileri dışında kalan kısımda, yine dava konusu olmayan 120 ada 7 ve 8 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin değerlendirme yapılmıştır. 6100 sayılı HMK'nın 298/2. maddesi gereğince kısa karar ile gerekçeli kararın birbirine uygun olması zorunludur. Kararların farklı ve çelişkili olması mahkemelere olan güven ilkesini zedeler. Bu durum 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas ve 1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da benimsendiği gibi bozma nedenidir.
Hal böyle olunca; davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan, kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 28.09.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.
16. Hukuk Dairesi 2016/15372 E. , 2020/3480 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 3 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 95 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat