16. Hukuk Dairesi 2016/15960 E. , 2020/3093 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

16. Hukuk Dairesi 2016/15960 E. , 2020/3093 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 175 ada 54 parsel sayılı 858.790,93 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kamu orta malı mera vasfıyla davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasına dayanarak, taşınmazın bir bölümüne ait tapu kaydının iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 175 ada 54 parsel sayılı taşınmazın 30.10.2014 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile belirtilen bölümünün tapu kaydının iptali ile davacılar adına miras payları oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar, kendi zilyetliklerinde bulunan taşınmazın, kadastro tespiti sırasında 175 ada 54 parsel sayılı taşınmazın içerisinde tespit ve tescilinin yapıldığını ileri sürerek, keşif mahallinde gösterecekleri bölümün tapu kaydının iptali ile adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece, çekişmeli taşınmaz bölümü üzerinde davacılar lehine zilyetlikle iktisap şartları oluştuğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Mahallinde yapılan 05.05.2014 tarihli keşifte dinlenen 2 yerel bilirkişi, 2 kadastro tespit bilirkişisi ile bir davacı tanığı tarafından, çekişmeli taşınmaz bölümünün evvelinde davacılar tarafından kullanıldığı, ancak 30-35 yıldır taşınmazın kullanılmadığı belirtilmiştir. Terk, zilyedin, zilyetliğine son vermek üzere, eşyayı fiili hakimiyetinden devamlı olarak isteği ile çıkarmasıdır. Taşınmazın, terkin hukuki sonucu ise zilyetliğin kaybedilmesidir.
Hal böyle olunca; Mahkemece, belli ve haklı bir neden olmadığı halde, taşınmazın 30-35 yıldır kullanılmamasının, zilyetliğin iradi olarak terki niteliğinde sayılacağının kabulü ile davanın reddi gerekirken, dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.09.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön