16. Hukuk Dairesi 2016/15721 E. , 2020/1681 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

16. Hukuk Dairesi 2016/15721 E. , 2020/1681 K.


'İçtihat Metni'


MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
KANUN YOLU : TEMYİZ


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... Köyü çalışma alanında bulunan 103 ada 91 parsel sayılı 147.665,27 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, mera vasfıyla sınırlandırılarak özel siciline kaydedilmiştir. Davacı ... ile davacı ... ve arkadaşları, aynı tapu kaydına dayanarak çekişmeli taşınmazın bir bölümü hakkında tapu iptali ve adlarına tescili istemiyle ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın 04.05.2012 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 17.949,52 metrekarelik bölümünün tapu kaydının iptali ile, 1/2 payla ... mirasçıları adına; 1/2 payla ... mirasçıları adına miras payları oranında aynı adanın son parsel numarası verilmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacıların dayandıkları Nisan 1958 tarih ve 55 sıra nolu tapu kaydının çekişmeli taşınmazın teknik bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümüne uyduğu gerekçesiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de, eldeki dosya davacılarından ... tarafından aynı tapu kaydına dayanılarak, aynı taşınmaz hakkında tapu iptali ve tescil istemiyle açılan, ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2007/407-2012/155 Esas, Karar sayılı kararıyla görevsizlik kararı verilip, taraflarca temyiz edilmeksizin keşinleşen ve görevli mahkemeye gönderilmeyen dava dosyasındaki araştırma ile yetinilip, eldeki dosyada mahallinde keşif yapılmaksızın ziraatçi bilirkişiden ek rapor alınmış olması usul ve yasaya uygun olmadığı gibi, dayanılan tapu kaydının taşınmaz bölümünü kapsadığı yönünde yapılan değerlendirme de dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Ayrıca, dava konusu taşınmaz bölümü hakkında yapılan kadim mera ve zilyetlik araştırmasıda karar vermek için yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki, Mahkemece, ...Sulh Hukuk Mahkemesi'nin yukarıda sözü edilen dosyasında icra edilen keşifte uygulanan, davacıların dayandıkları tapu kaydının çekişmeli taşınmaz bölümüne uyduğu kabul edilmiş ise de, kaydın yalnızca güney hududunda yer alan '...' gösterilmiş olduğu gibi, gösterilen '...' hududunun zeminde dava konusu mera parseli içinde gösterildiği anlaşılmakla, dayanılan tapu kaydının çekişmeli taşınmaz bölümüne aidiyeti hususu kanıtlanamamıştır. Ayrıca taşınmaz bölümünün kadim mera olup
olmadığı, kadim mera değilse taşınmazın niteliği, imar-ihyaya konu olabilecek yerlerden olup olmadığı, imar-ihyaya konu olabilecek yerlerden ise imar-ihya edilip edilmediği, edilmişse imar-ihyanın hangi tarihte gerçekleştiği gibi hususlar kuşku bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulmamış, bir arazinin niteliğini ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarının incelemesi olduğu halde, hava fotoğraflarından da yararlanılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez.
Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı evrelerde çekilmiş en az 3 adet stereoskopik hava fotoğrafı Harita Genel Komutanlığından getirtilmeli, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan aynı köy ve komşu köy halkından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile 3 kişilik jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi kurulu, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşif sırasında önlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, nizalı taşınmaz bölümünün öncesinin ne olduğu, geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, nizalı taşınmaz bölümü ile mera parseli arasında ayırıcı nitelikte doğal ya da yapay unsur bulunup bulunmadığı, taşınmaz bölümünün meradan açılıp açılmadığı, taşınmaz bölümünün ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise ihya çalışmalarına ne zaman başlanıldığı ve bu çalışmaların ne zaman tamamlandığı, taşınmaz bölümü üzerindeki zilyetliğin hangi tasarruflarla, kim tarafından ve ne şekilde sürdürüldüğü hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanlar arasında doğabilecek çelişkilerin gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmesine çalışılmalı; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmaz bölümünün eğimi, niteliği, toprak yapısı, bitki örtüsü, evveliyatı itibariyle kadim mera ya da imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığını, imar-ihya gerektiren yerlerden ise imar-ihyanın hangi tarihte başlayıp tamamlandığını, ekonomik amaca uygun zilyetliğin hangi tarihten beri hangi tasarruflar ile sürdürüldüğünü ve çekişmeli taşınmazın bölümünün kullanım durumunu kesin olarak belirleyen, komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde, mera parselinden ne şekilde ayrıldığını, nizalı taşınmaz bölümü ile mera parseli arasında ayırıcı nitelikte doğal ya da yapay unsur bulunup bulunmadığını, meradan açılıp açılmadığını açıklayan ve taşınmaz bölümünün değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir, bilimsel esaslara ve somut verilere dayanan, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi kuruluna yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, çekişmeli taşınmaz bölümünün hava fotoğraflarının çekildiği tarihlerdeki niteliğini, kullanım durumunu, üzerinde tarımsal faaliyet yapılıp yapılmadığını, imar-ihya çalışması bulunmakta ise bu çalışmanın tamamlanıp tamamlanmadığını açıklayan rapor düzenlettirilmeli; fen bilirkişisinden, keşfi takibe ve denetlemeye imkan verir ayrıntılı rapor ve kroki aldırılmalı; bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi,


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön