16. Hukuk Dairesi 2016/18084 E. , 2020/423 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ : KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... İlçesi, ... Köyü çalışma alanında bulunan 517 ada 1 parsel sayılı 1.253,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu belirtilerek, çalılık vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, tespitin iptali ile çekişmeli taşınmazın murisi ... adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda dava konusu 517 ada 1 parsel sayılı taşınmazın hükme esas alınan fen bilirkişi raporunun ekindeki krokide (A) harfi ile gösterilen kısmının kadastro tespitinin iptali ile aynı adanın en son parsel numarası verilerek 433,37 metrekare yüzölçümüyle, bahçe vasfında muris ... adına tespit ve tesciline, taşınmazın hükme esas alınan fen bilirkişisi raporunun ekindeki krokide (B) harfi ile gösterilen kısmının 517 ada 1 parsel numarası adı altında 819,63 metrekare yüzölçümünde tespit gibi çalılık vasfı ile Hazine adına tespit ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmaz bölümünde davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Kadastro tespit tutanağından, dava konusu taşınmaz bölümünün çalılık vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edildiği, bu nedenle niteliği itibariyle imar-ihyaya muhtaç yerlerden olduğu anlaşılmaktadır. Keşif mahallinde beyanlarına başvurulan mahalli bilirkişi ve tanıklar, çekişmeli taşınmaz bölümünün tarım arazisi olarak kullanılmadığını, meşe ağaçlarının mahsullerini toplamak ve ağaçlarını odun olarak kullanmak suretiyle taşınmazdan tasarruf edildiğini beyan etmişler; zirai yönden yapılan incelemede ise, taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların yaşlarının tespit tarihi itibariyle 20 yaşın altında olduğu belirlenmiştir. Evveliyatı çalılık olan bir yerin zilyetlikle edinilebilmesi için, önce yoğun emek ve para sarf edilerek tarıma elverişli hale getirilmesi, sonra imar-ihyanın tamamlandığı tarihten tespit tarihine kadar 20 yıl ekonomik amaca uygun olarak zilyet edilmesi gerekir. Meşe ağaçlarının mahsullerini toplamak ve dallarından odun olarak istifade etmek ekonomik amaca uygun zilyetlik olarak nitelendirilemez.
Hal böyle olunca, temyize konu bölüm üzerinde davacı lehine 3402 sayılı Yasa’nın 14. ve 17. maddelerinde belirtilen imar-ihya ve zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması isabetsiz olup, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.
16. Hukuk Dairesi 2016/18084 E. , 2020/423 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 28 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat