16. Hukuk Dairesi 2016/13310 E. , 2020/5700 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

16. Hukuk Dairesi 2016/13310 E. , 2020/5700 K.


'İçtihat Metni'



MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında, Erdemli İlçesi... Mahallesi çalışma alanında bulunan temyize konu 168 ada 23, 34, 35, 36, 37, 50 ve 51 parsel sayılı 9.778.41, 1.244.08, 720.71, 833.37, 3.460.51, 2.480,32 ve 822,15 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan 168 ada 23 parsel sayılı taşınmaz 3. derece sit alanında kalmakta olup, zilyetlikle iktisabı mümkün bulunmadığından Hazine adına; 168 ada 34 ve 51 parsel sayılı taşınmazlar vergi kaydı, irsen intikal, taksim, ifraz ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeni ile ... ve müşterekleri adına; 168 ada 35 ve 37 parsel sayılı taşınmazlar ... ve müşterekleri adına; 168 ada 36 parsel sayılı taşınmaz ... ve müşterekleri adına; 168 ada 50 parsel sayılı taşınmaz ise ... ve müşterekleri adına tespit edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları ile ... ve müşterekleri adıan 168 ada 23 parsel sayılı taşınmaza yönelik olarak tapu kaydına, vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine; davacı ..., 168 ada 37 parsel sayılı taşınmaza yönelik olarak vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine ve davacı ... ise, 168 ada 34, 35, 36, 37, 50 ve 51 parsel sayılı taşınmazlara yönelik olarak, taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu iddiasına dayanarak ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece, dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda, davacı ...’nin davasının reddine, davacı ... ve müşterekleri ile ...’in davasının kabulüne, ...ve arkadaşlarının davasının ise kısmen kabulüne, 168 ada, 34, 35, 36, 50 ve 51 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tesciline, 168 ada 23 ve 37 parsel sayılı taşınmazın tespitinin iptali ile 168 ada 23 parsel sayılı taşınmazın Erdemli Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 30.12.1993 tarih, 1993/521-1993/566 Esas, Karar sayılı veraset ilamındaki paylar oranında Hasan Bini Durmuş mirasçıları adına, 168 ada 37 parsel sayılı taşınmazın ise Erdemli Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 13.10.2000 tarih, 2000/520-2000/492 Esas, Karar sayılı veraset ilamındaki payları oranında ... mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline, tutanağın beyanlar hanesine, taşınmazların 3.derece sit alanı içerisinde kaldığının şerh düşülmesine karar verilmiş; hüküm, davacı-davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazlardan 168 ada 23 parsel sayılı taşınmazın davacıların dayandığı, 168 ada 34, 35, 36, 37, 50 ve 51 parsel sayılı taşınmazların ise davalıların dayandığı aynı tapu kaydının kapsamında kaldığı gerekçe gösterilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Davacı ... dışındaki davacılar ile davalıların dayandığı ve hükme esas alınan K.sani 319 D. tarih 23 sıra numaralı '20 dönüm' miktarındaki 'Çukur, Raziye ve Ümmühan, Çay, Abdülkadir' sınırlarını ihtiva eden tapu kaydı tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte getirtilmediği gibi, tapu kaydının uygulanmasına yönelik mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının denetlenmesi bakımından çekişmeli taşınmazlara komşu ve yakın komşu durumundaki taşınmazların kadastro tespit tutanakları ile varsa dayanağı olan kayıtlarda getirtilmemiş ve bu yolla tapu kaydının taşınmazlara uyup uymadığı net olarak ortaya konulmamış, diğer yandan sözü edilen tapu kaydı, sınırlarında tarif edilen 'çay' ve 'çukur' hudutları nedeni ile gayri sabit sınırlı olup, bu nedenle miktarı ile geçerli olduğundan, tapu kaydına sabit sınırlardan başlanılarak kapsam tayin edilmesi ve bu yolla çekişmeli taşınmazları miktarı ile kapsayıp kapsamadığı üzerinde durulması gerekirken bu husus üzerinde durulmamış, diğer taraftan zilyetlik hukuki nedenine dayalı inceleme bakımından soyut nitelikteki zirai bilirkişi raporları ile yetinilmiş, bir arazinin niteliğini ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde hava fotoğraflarından da yararlanılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı karar verilemez.
Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, bir kısım davacı ile davalıların dayandığı ve hükme esas alınan K.sani 319 D.tarih 23 sıra numaralı tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavülleri, varsa haritası ve tüm oluşum belgeleri ile dava konusu taşınmaza komşu ve yakın komşu durumunda bulunan ve önceki keşiflerde tapu kaydında okunan şahıs yerleri olduğu belirtilen taşınmazların tespit tutanakları ile varsa dayanağı kayıtlar Tapu ve Kadastro Müdürlüklerinden getirtilmeli, ayrıca taşınmazların tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden getirtilip dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile üç kişilik ziraat bilirkişi kurulu, arkeolog bilirkişi, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi ve teknik bilirkişinin katılımı ile keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 20. maddesi hükmü uyarınca tarafların dayandığı tapu kaydının dayanağı harita mevcut ise, yerel bilirkişi yardımı ve uzman teknik bilirkişi eliyle yöntemince yerine uygulanmalı, uygulama yapılırken haritası bulunan kayıtlarının kapsamlarının öncelikle haritasına göre belirlenmesi gerektiği gözetilmeli, haritası bulunmayan kayıtlardaki sınırların tespiti bakımından mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarına başvurulmalı; kayıtlarda yazılı hudutlar yerel bilirkişilere zeminde göstertilmeli, kayıtlarda yazılı olup yerel bilirkişilerce zeminde gösterilemeyen hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, yerel bilirkişi ve tanıkların kayıtların uygulanması hususundaki beyanları, komşu ve yakın komşu parsel tutanakları ve dayanakları kayıtlarla denetlenmeli; bu kapsamda özellikle tapu kaydında tarif edilen şahısların yerleri olarak gösterilen taşınmazların tutanak ve dayanakları getirtilerek bu belgelerden yararlanılmalı, teknik bilirkişiden, tapu kaydının varsa revizyon gördüğü parsellerin de dikkate alındığı, komşu parsellerin dayanağı kayıtların dava konusu taşınmazlar yönünü ne okuduğunun belirlendiği ve kroki üzerinde işaretlenmek suretiyle tapu kaydının sınır denetiminin yapıldığı ve kaydın kapsamının kesin olarak gösterildiği keşfi izlemeye imkan veren, ayrıntılı ve gerekçeli rapor ve kroki alınmalı; tapu kaydının haritasının bulunmaması ya da uygulama kabiletinin bulunmaması ve hudutlarında tarif edilen sınır yerlerinin belirlenmesi halinde, sınırları itibari ile gayri sabit sınırlı olması nedeni ile, tapu kaydına sabit sınırlardan başlanarak kapsam tayin edilmesi gerektiği düşünülmeli, bu yolla tapu kaydının çekişmeli taşınmazları kapsayıp kapsamadığı duraksamasız belirlenmeli, taşınmazların tümünün ya da bir kısmının tapu kaydının kapsamı dışında kalması halinde, yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazların öncesinin ne olduğu, kim tarafından, hangi tarihten beri, ne şekilde kullanıldığı, taşınmazlarda imar - ihya yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı; yerel bilirkişi ve tanık sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle yöntemince giderilmeli; ziraat bilirkişi kurulundan, taşınmazların toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmazların üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmazların imar-ihyaya konu olabilecek yerlerden olmaları halinde imar-ihyaya konu olmaya başladıkları ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; arkeolog bilirkişiden, sit alanı haritası ile kadastro paftasını çakıştırması istenilerek çekişmeli taşınmazların doğal ya da arkeolojik sit alanında kalıp kalmadıkları ve kalmakta iseler hangi derecedeki sit alanında kaldıkları hususunda ve ayrıca taşınmazların sit haritaları üzerindeki konumlarını da gösterir şekilde; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiden ise yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde taşınmazların sınırlarını ve niteliğini, taşınmazlarda imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.11.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.




















Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön