16. Hukuk Dairesi 2016/16782 E. , 2020/2180 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

16. Hukuk Dairesi 2016/16782 E. , 2020/2180 K.


'İçtihat Metni'


MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
KANUN YOLU: TEMYİZ



Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ...Köyü çalışma alanında bulunan 153 ada 274 parsel sayılı 71.176,68 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, mera vasfıyla sınırlandırılarak özel siciline kaydedilmiştir. Davacılar ... ve ..., çekişmeli taşınmazın bir bölümünün adlarına kayıtlı aynı ada 37 parsel sayılı taşınmazın devamı olduğu iddiasıyla, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın 20.05.2016 havale tarihli fen bilirkişisi raporunda (A) harfi ile gösterilen 3.254,83 metrekarelik bölümünün tapu kaydının iptali ile, davacılar adına kayıtlı 153 ada 274 parsel sayılı taşınmaza tapudaki hisseleri oranında eklenmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, dava konusu taşınmaz bölümünün davacılar tarafından 1998 tarihine kadar bahçe olarak kullanıldığı, çekişmeli taşınmaza komşu olan taşınmaza kadastro sırasında revizyon gören tapu kaydının dava konusu taşınmaz yönünü davacıların babası olan .... okuduğu, ziraat mühendisi bilirkişi raporunda her ne kadar dava konusu taşınmaz bölümünün uzun yıllar işlenmediği ve üzerinde mera bitkilerinin bulunduğu belirtilmiş ise de, taşınmazın tespit tarihi olan 2008 yılından keşfin yapıldığı 2016 tarihine kadar kullanılmasının hukuken mümkün olmadığı belirtilerek ziraat mühendisi bilirkişi raporunun bu nedenle hükme esas alınmadığı ve taşınmaz bölümü üzerinde davacılar yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Taşınmazın niteliğini ve kullanım durumunu en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde, sadece 1985 ve 1999 tarihlerine ait hava fotoğrafları temin edilerek jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisinden rapor alınmış ancak bu raporda, belirtilen tarihlerde dava konusu taşınmaz bölümünün hava fotoğraflarında görülmediği belirtilmiş olmasına rağmen, tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin hava fotoğrafları getirtilip rapor alınmamış, komşu taşınmazların tamamının kadastro tutanakları ve dayanak belgeleri ile haritaları getirtilmemiş, taşınmaz bölümünün kadim mera olup olmadığı, kadim mera değilse davacılar yararına zilyetlikle kazanım koşullarının oluşup oluşmadığı hususları yöntemince araştırılmamış, tanık ve yerel bilirkişilerin soyut ve yetersiz beyanlarına dayanılarak hüküm kurulmuştur. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilemez.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmaz bölümünü gösteren tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait en az üç ayrı zaman dilimine ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından, dava konusu taşınmaza komşu taşınmazların kadastro tutanak ve dayanakları ile haritaları Tapu ve Kadastro Müdürlüklerinden getirtilip dosya bu şekilde keşfe hazır hale getirildikten sonra, taşınmaz bölümü başında, taşınmazın bulunduğu köy ile komşu köylerden yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile üç kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, jeodezi ve fotogrametri mühendisi ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmaz bölümünün geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı, taşınmaz bölümünün öncesinin kadim mera olup olmadığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli; ziraatçi bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmaz bölümünün niteliğiyle ilgili önceki tarihli ziraat bilirkişi raporunu da irdeler, tarımsal niteliğini bildirir, taşınmazın diğer bölümleri ve komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde, toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden mera vasfında olup olmadığını, taşınmazın diğer bölümünden nasıl ayrıldığını, zirai durumunu ve üzerinde sürdürülen zilyetlik mevcut ise zilyetliğin şeklini ve süresini bildiren, taşınmaz bölümünün değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; taşınmazın öncesinin mera olmadığının belirlenmesi halinde jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisinden belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğrafları ile dosya arasında bulunan hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, taşınmaz bölümünün sınırlarını ve niteliklerini, taşınmazın öncesi imar-ihyaya konu yerlerden ise bu işlemlerin tamamlanıp tamamlanmadığı, tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile taşınmaz bölümü üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı; fen bilirkişisine, keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı rapor ve harita düzenlettirilmeli; çekişmeli taşınmaz bölümünün öncesinin kadim mera olduğunun anlaşılması halinde meralar üzerinde sürdürülen zilyetliğin hukukça değer taşımayacağı düşünülmeli ve bundan sonra toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek, eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de; hüküm yerinde çekişmeli taşınmaz bölümünün tapu kaydının iptaline karar verilip, iptal edilen kısmın yine aynı taşınmaza eklenmek suretiyle tesciline karar verilerek, infazda tereddüt yaratılması dahi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.






Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön