17. Hukuk Dairesi 2016/1026 E. , 2018/10770 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

17. Hukuk Dairesi 2016/1026 E. , 2018/10770 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi



Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:


-K A R A R-


Davacı vekili; davacının 16/09/2012 tarihinden meydana gelen trafik kazası sonucu yaralanarak sakat kaldığını, davacının kendi ihtiyaçlarını gideremediğini, başkaların yardımıyla ve bakımıyla hayatını devam ettirebildiğini, davacının belden aşağısının tutmadığını, olay sonrası davacının eşinin de davacıyı evden kovup terk edince davacının köyde teyzesinin yanında sığıntı olarak yaşamak zorunda kaldığını, bu nedenlerden dolayı 75.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili; davanın dava dışı ... Genel Müdürlüğüne ihbarını, olayda kusuru bulunmadığı için davacının davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının davasının kısmen kabulü ile 15.000,00 TL'nin 16/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına ve manevi tazminatın takdirinde B.K.nun 47.maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Somut olayda davacı vekili 75.000,00 TL manevi tazminat talebinde bulunmuş, mahkemece 15.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Hüküm tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT’nin 3/II. maddesi, ”Müteselsilen sorumlu olanlar aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise, her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur” hükmünü içermektedir.Davacının manevi tazminat talebi kısmen kabul kısmen reddedildiğine göre, mahkemece, kendisini vekille temsil ettiren davalılar lehine A.A.Ü.T. uyarınca, manevi tazminat talebinin reddedilen kısmı üzerinden 10/2. maddesi gereğince vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, (yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 10/2. maddesinde manevi tazminat yönünden davalı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin davacı yararına hükmedilecek vekalet ücretini geçmeyeceğide dikkate alınarak)yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değil, bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 sayılı HMK'nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 3. bendinin sonuna “Red edilen manevi tazminat miktarı yönünden kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar ... ve ... yararına 1.800,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar ... ve ...’e verilmesine,” ibaresinin eklenmesine ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 15/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.






Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön