17. Hukuk Dairesi 2015/17122 E. , 2018/9967 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen dosyada davacı vekili ile asıl dosyada davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl dosyada davacı vekili, 13.03.2006 günü davalı sürücünün yaya haldeki davacıya çarpması sonucu davacının yaralandığını, maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 50.000,00 TL maddi tazminatının, 30.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsilini istemiştir.
Birleşen dosyada davacı vekili, aynı kaza nedeni ile müvekkiline çarpan aracın trafik sigortacısından karşı 50.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsilini istemiştir.
Asıl dosyada davalı vekili ile birleşen dosyada davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlara göre; asıl ve birleşen davanın kısmen kabulü ile 25.377,92 TL maddi tazminatın ve 15.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş; hüküm, asıl ve birleşen dosyada davacı vekili ile asıl dosyada davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, asıl ve birleşen dosyada davacı vekilinin tüm, asıl dosyada davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-)Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Hakim, manevi tazminata TBK'nun 56 (eski BK 47) maddesi hükmüne göre, özel durumları göz önünde tutarak adalete uygun olarak hükmeder. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır.Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Bu durumda hükmedilen manevi tazminat miktarı, somut olayın özellikleri, kaza tarihi, tarafların kusur durumu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, olayın meydana gelmesindeki etkiler gibi hususlar bir arada değerlendirilerek belirlenmelidir. Somut olayda; olayın oluş şekli, davacının yaralanması, kaza tarihi, kusur durumu bir arada değerlendirildiğinde davacı için hükmedilen manevi tazminat bir miktar fazladır.
3-)Dava tarihi itibari ile yürürlükte bulunan 818 sayılı B.K'nın 46. maddesinde, cismani zarara uğrayan kişinin tamamen ve kısmen çalışma gücü kaybından doğan zararını talep edebileceği düzenlenmiştir. Davacının gerçek zarar miktarının tespit edilebilmesi için öncelikle davacının malül olmadan önce elde ettiği net gelirin doğru saptanması icab eder. Mahkemece hükme esas alınan aktüer raporunda; davacının kaza tarihi itibari ile çalıştığı ... Kültürleri Araştırma ... çalıştığı sıradaki net maaşının 990,88 TL olduğu, asgari ücretin 2,606 katı üzerinden yapılan hesaplama sonucunda 24 aylık geçici iş göremezliğinin 25.377,92 TL olduğu tespit edilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Davacı, anılan kurumdan 14.06.2006 tarihi itibari ile isifa etmiş olup kaza tarihi (13.03.2006) ile davacının istifa ettiği tarih (14.06.2006) arasında kalan zamanda davacının anılan kurumdan alığı net maaş üzerinden hesap yapılması ve davacının istifa ettiği
tarih (14.06.2006) ile 24 aylık geçici iş göremezliğinin son bulduğu (13.03.2008) arasındaki dönem için ise geçici iş göremezlik hesabına esas olacak aylık kazancın davacının almış olduğu emekli aylığı ile çalıştığı dönem itibari ile aldığı maaş arasındaki farkın dikkate alınarak hesap yapılması gerekirken yetersiz ve eksik bilirkişi raporuna göre karar verilmesi doğru görülmemiştir. Mahkemece yapılacak iş; bu yönler gözetilerek yeni bir bilirkişi raporu alınması ve sonucuna göre karar verilmesidir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen dosyada davacı vekilinin tüm, asıl dosyada davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl dosyada davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 44,10 TL kalan onama harcının temyiz eden asıl ve birleşen dosya davacısından alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden asıl dosya davalısına geri verilmesine 01/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
17. Hukuk Dairesi 2015/17122 E. , 2018/9967 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 4 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat