17. Hukuk Dairesi 2015/15665 E. , 2018/8351 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

17. Hukuk Dairesi 2015/15665 E. , 2018/8351 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, davalıların sürücüsü/işleteni/sigortacısı olduğu aracın polis memuru olan davacıya çarparak yaralanmasına sebep olduğunu ileri sürerek davacının 1.000,00 TL geçici iş göremezlik zararı ve 40.000,00 TL manevi zararının davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, trafik kaza tutanağındaki kusur oranlarını kabul etmenin mümkün olmadığını, yaya kaldırımı varken davacının yolun ortasından yürüdüğünü belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... Anonim Sigorta Şirketi vekili, sakatlık teminat limitinin azami 200.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılanması gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğu bulunmadığını, davadan önce kendilerine müracaat edilmediğini temerrütten bahsedilemeyeceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre, davacının maddi tazminat isteminin ispat edilemediğinden reddine, davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabul edilerek 3.000,00 TL alacağın haksız eylem tarihi olan 4.1.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ...
ve ...'dan alınarak davacıya verilmesine,karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacı vekilinin dava dilekçesinde 1.000,00 TL olarak bildirdiği maddi tazminat talebininin hangi kalemlere (daimi maluliyet, geçici iş göremezlik, belgeli veya belgesiz tedavi giderleri) ilişkin olduğu kuruşlandırılmak suretiyle davacı vekiline açıklattırılması, davacının çalıştığı birime müzekkere yazılarak kaza sebebiyle tedavi olduğu dönemde alamadığı ek ücret, fazla çalışma v.s olup olmadığının sorulması, sonucuna göre maddi tazminat talebine ilişkin karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik araştırmayla karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Mahkemece davacının sosyal güvencesi kapsamı dışında tedavi gideri bulunmadığının şahsi dosyası ve ATK raporundan anlaşıldığı gerekçesiyle tedavi giderlerine ilişkin talebin reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli değildir.
O halde, davacıya ait kaza ile ilgili tüm tedavi belgeleri (ameliyat vs.) getirtilerek, uzman doktor bilirkişiden tedavilerin kaza ile ilgili olup olmadığı hususunda ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınmak suretiyle davacı tarafından talep edilen tedavi giderlerinden 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 6111 sayılı yasa ile değişik 98. maddesi kapsamında kalanların ve Sosyal Güvenlik Kurumu'nun sorumluluğuna esas olanların belirlenmesi, SGK ödemeleri var ise bunlar kesin olarak belirlendikten sonra 6111 sayılı yasa karar yerinde tartışılarak Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğunda olan belgeli tedavi giderleri dışında kalan tedavi giderleri var ise bu giderlerden davalıların sorumlu tutulması gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmemiştir.
3-Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K'nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar, davacının yüzünde sabit iz kalması, mesleği ve kusur oranları dikkate
alındığında, takdir olunan manevi tazminatın az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 27/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.







Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön