17. Hukuk Dairesi 2015/16038 E. , 2018/5535 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

17. Hukuk Dairesi 2015/16038 E. , 2018/5535 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı; müteveffa babası ... 'in davalı bankadan kredi kullandığını, olay günü babasının yanında olduğunu, babasının hastalığı ile ilgili olarak kendisine herhangi bir soru sorulmadığını,diyaliz hastası olduğunu belirtmesine rağmen görevlinin diyalizden sonra kredi çekmeye gelebileceğini söylediğini, kredi işleminden 6 ay sonra babasının vefat ettiğini, davalı bankanın icra işlemi başlattığını, icraya konu dava değerini kendisinin bizzat ödediğini, paranın haksız olarak kendisinden tahsil edildiğini, banka görevlisinin babasının sağlık sorunu olduğunu bilmesine rağmen sağlık formunu babasına imzalattığını bu nedenle 15.827,86 TL tazminatın kanuni faizi ile birlikte davalılardan alınmasına, yargılama giderinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... Sigorta ...vekili; bahsi geçen poliçeyi imzalamadıklarını, bu nedenle davada taraf ehliyetlerinin bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı ... A.Ş. Vekili; müteveffa ... ile banka arasında 15.11.2011 tarihinde 12.000,00 TL'lik tüketici kredisi sözleşmesinin imzalandığını, müteveffanın aynı tarihte 5 yıllık Halk Hayat ve Emeklilik A.Ş. İle hayat sigorta poliçesinin imzalandığını, müteveffanın hayat sigorta soru formunda gerçeğe aykırı beyanda bulunarak daimi rahatsızlığı olmasına rağmen bu rahatsızlığını belirtmediğini, bu nedenle davanın reddini savunmuştur.
Dahili davalı ... Hayat ve Emeklilik A.Ş. vekili; davanın taraf teşkil nedeni ile usulden reddi gerektiğini, mahkeme aksi kanaatte ise murisin hastalığını bildirmediğini, oysaki ölüm sebebinin kronik olduğunu, bu nedenle davanın reddi gerektiğini belirtmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davalılardan Halk Bankası A.Ş. tarafından açılan davanın esastan reddine; davalılardan Halk Sigorta A.Ş. açısından davanın husumet yokluğu nedeni ile reddine, dahili davalı ... Hayat Sigorta A.Ş. açısından davanın esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına sigortalının ölümüne neden olan hastalığının sigorta poliçesinin tanziminden önce mevcut olmasına ve bu durumun beyan edilmemesine göre davacı ...’in aşağıda belirtilen neden haricinde sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, davalılar Halk Sigorta A.Ş ve Halk Bankası A.Ş. aleyhine açılmıştır. Davacı, daha sonra Halk Hayat ve Emeklilik A.Ş.’nin davaya dahil olması talepli dilekçe vermiştir.
6100 Sayılı HMK' 124/3. maddesinde yer alan “maddi hatadan kaynaklanan ve dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hakim tarafından kabul edilir.” düzenlemesi dışında dahili dava yolu ile taraf değişikliğine gidilmesi mümkün değildir. Usul hukukumuzda dahili dava müessesesi bulunmayıp, HUMK'nun 49-52 nci maddeleri (6100 S.HMK.md.61 vd.) uyarınca, dava dilekçesinde davalı olarak gösterilmeyen kişi, dava açıldıktan sonra ihbar ya da dahili dava dilekçesi ile davada taraf sıfatını kazanamayacağı gibi, ıslah yoluyla dahi davada taraf değişikliğinin olanaklı bulunmadığı ve husumetin mahkemece res'en dikkate alınması gerektiği gözetilmeden hakkında usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmayan ve davada taraf sıfatı taşımayan dahili davalı konumundaki Halk Hayat ve Emeklilik A.Ş. hakkında hüküm kurulması ve lehine red vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmayıp bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK'nun geçici 3/II. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı ...’in sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı ...’in temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 9.bendinin tamamen çıkarılmasına; hükmün bu hali ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 28/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.






Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön