17. Hukuk Dairesi 2015/10513 E. , 2018/4905 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

17. Hukuk Dairesi 2015/10513 E. , 2018/4905 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-

Davacılar vekili, davalılardan ...'ya ait, davalı ... şirketine zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olan, diğer davalı ...'ün sevk ve idaresinde ....plakalı aracın, müvekkilleri ... ve ... 'ün çocukları, diğer davacıların kardeşleri olan yaya.... 'e çarpması sonucunda vefat ettiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile (... şirketinin sorumluluğunun maddi tazminat ve poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) cenaze giderleri ile destekten yoksun kalma tazminatı vs. için 500,00 TL maddi, davacı ... için 100.000,00 TL, baba ... için 100.000,00 TL, davacı .... için 40.000,00 TL, davacı ... için 40.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren en ... kademeli faiz ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 16/12/2014 tarihli ıslah dilekçesi ile destekten yoksun kalma tazminatı taleplerini davacı ... için 29.985,13 TL'ye, davacı ... için 24.246,85 TL'ye, cenaze ve defin gideri olarak 1.700,00 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı ... İsviçre ... A.Ş. vekili; müvekkili şirketinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, davanın reddine karar verilmesini,
Davalı ... vekili; kazada, davacıların mirasçısı yaya.... 'ün asli kusurlu olduğunu öne sürerek, davanın reddini savunmuşlardır.
Davalı ... ; cevap vermemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre, davanın maddi tazminat talebi yönünden kabulü ile, davacı ... için 29.985,13 TL, davacı ... için 24.246,85 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 1.700,00 TL defin masrafı olarak toplam 55.731,98 TL'nin davalılar ... ve ... yönünden kaza tarihi olan 11/02/2010, davalı ... şirketi yönünden ... poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olmak üzere dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline ;manevi tazminat yönünden davanın kısmen kabulü ile davacı ... yönünden 8.000,00 TL, davacı ... yönünden 6.000,00 TL, davacı kardeşlerin her biri için ayrı ayrı 4.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden tarihinden yasal faizi ile davalılar ....ve ...'dan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Destekten yoksun kalma tazminatının doğru biçimde hesaplanabilmesi bakımından, desteğin net gelirinin doğru biçimde saptanması önem taşımaktadır. Mahkeme tarafından hükme esas alınan aktüer raporunda, destek....'in gelirinin, asgari ücret esas alınarak hesaplama yapıldığı; mahkemece, lise öğrencisi olan desteğin gelirinin asgari ücret olarak kabulüne ilişkin hesabın yerinde bulunduğu gerekçesiyle, hükümde belirtilen maddi tazminata karar verildiği görülmektedir.
Davacı taraf, desteğin lisanslı futbolcu olduğunu belirterek maddi tazminat talebinde bulunmuştur. Yargılama aşamasında toplanan delillere göre bu iddia doğrulanmıştır.
Her ne kadar futbol oynadığı Bağlarbaşı Spor Kulübünün sporcularının maaş almadığını ancak transfer olduklarında ücret alarak ve bordrolu olduklarını, müteveffanın yaşasaydı ne zaman maaşa bağlanacanağı hususuna cevap vermelerinin mümkün olmadığını ve ....Futbol Federasyonunun futbolcuların maaş ödemelerinin sözleşme imzaladıkları kulüplerce yapıldığından, federasyonda maaş bordrolarının olmadığını, ölen kişinin gelecekteki asgari ve azami ücretin tespitinin mümkün olmadığını belirtmiş ise de; davacıların desteğinin geliri belirlenirken asgari ücretin üstünde bir gelir elde edeceğinin kabulü gerekir.Ayrıca, desteğin ...'da lise öğrencisi olup, ... tahsil yapacağının da göz önünde bulundurulması gerekir.
Kaza tarihi itibariyle 16 yaşında lise öğrencisi olan desteğin, okulunun bitmesinden sonra ... tahsil yapacağının değerlendirilmesinin doğru olacağı, bu itibarla da gelirinin asgari ücretin üzerinde olacağı açık olup, asgari ücretten hesap yapan rapora göre karar verilmesi doğru olmamıştır.
3-Borçlar Kanunu'nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı ... İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nederlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK'nun 428.maddesi gereğince davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 10/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



















Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön