17. Hukuk Dairesi 2015/10144 E. , 2018/4644 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı ... .... (....) ... A.Ş. vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların işleten/ sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın kaldırımdaki davacıya çarpmasıyla oluşan kazada davacının yaralandığını, yaralanması nedeniyle işgöremezliğe uğrayan davacının maddi ve manevi zararlarından davalıların sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve davalı ... şirketi sadece maddi tazminattan sorumlu olmak kaydıyla 100,00 TL. maddi ve 20.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş; 15.12.2014 tarihli ıslah dilekçesiyle, maddi tazminat taleplerini 19.109,08 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı ... şirketi vekili, poliçe limitiyle sınırlı biçimde ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında zarardan sorumlu olduklarını, davacının kusuru ve zararı ispat etmesi gerektiğini, davadan önce temerrüde düşürülmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, davacının tedavi giderlerinin davalı tarafından karşılandığını, diğer maddi zararlarından ise ... şirketinin sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacının maddi tazminat isteminin kabulü ile 19.109,08 TL'nin davalı ... şirketi yönünden dava ve diğer davalı yönünden kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte müteselsilen tahsiline; davacının manevi tazminat isteminin feragat nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... .... (....) ... A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; oluşa ve dosya kapsamına uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporundaki kusur tespitinin benimsenmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına; davacının kazadaki yaralanmasından kaynaklanan maluliyet oranı ile geçici işgöremezlik süresinin, kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan mevzuat hükümlerine uygun biçimde saptanmış olmasına ve raporla saptanan 6 aylık geçici işgöremezlik süresi için tazminat hesabı yapılmış olmasına; geçici işgöremezlikten kaynaklanan zararın tedavi gideri kapsamında olmadığı dikkate alındığında, davacının bu zararından da davalı tarafın sorumluluğuna hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı ... .... (....) ... A.Ş. vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle işgöremezlik tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davaya konu kaza ve dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesinin 1. fıkrasında; 'iş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir. İşverenin sorumluluğunun tespitinde kaçınılmazlık ilkesi dikkate alınır' düzenlemesine; aynı maddenin 4. fıkrasında 'iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücu edilir' düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda; davacının davaya konu kaza nedeniyle yaralanıp maluliyete uğradığı tarafların kabulündedir. Davaya konu kaza nedeniyle ... Başkanlığı tarafından davacıya maluliyet tazminatı ödenip ödenmediğinin araştırılması ve yapılmış rücuya tabi ödemelerin tazminattan düşülmesi davalı tarafça savunulduğu ve aynı zarar için birden fazla ödeme suretiyle oluşacak sebepsiz zenginleşmenin önüne geçilmesi bakımından re'sen de bu hususun araştırılması gerektiği halde; mahkeme tarafından bu hususta yapılan araştırma eksiktir. Mahkemenin, ... Başkanlığı tarafından davacıya yapılmış ödeme olup olmadığı noktasında araştırma yapmak üzere yazdığı müzekkereye, ... ... İl Müdürlüğü'nün 12.02.2014 tarihli cevabi yazısı ile, iş kazası kapsamında rücuya tabi ödeme hususunun davacının işyerinin bağlı olduğu il müdürlüğünden sorulması gerektiği şeklinde cevap verilmiş; mahkeme tarafından, bu cevap üzerine gerekli araştırma yapılmamıştır.
İfade olunan sebeplerle; ... Başkanlığı'na müzekkere yazılarak, davaya konu kazaya ilişkin olarak iş kazası yönünden araştırma yapılıp yapılmadığı ve olayın iş kazası olarak kabul edilip edilmediği; olayın iş kazası olarak kabulü suretiyle, davaya konu kaza sonucu yaralanan davacıya gelir bağlanıp bağlanmadığı; gelir bağlanmış ise, rücuya tabi olup olmadığı; davacıya bağlanan rücuya tabi gelirin ilk peşin sermaye değerinin ne olduğu hususlarının sorulması ile; bağlanan gelir rücuya tabi ise, 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesi hükmü gereği tazminattan düşülmesi suretiyle davacının talep edebileceği tazminat miktarının belirlenmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır.
3-Davacının, kaza sonucu çalışma gücünde oluşan azalma nedeniyle uğradığı zarar, geleceğe ilişkin olduğundan, davacının muhtemel yaşam süresinin ve bu süredeki gelirlerinin usul ve uygulamaya uygun olarak belirlenmesi önem kazanmaktadır. Çalışma hayatının, aktif çalışma dönemi ve emeklilik dönemi olan pasif devre olarak ayrılması ve özel yasalarında çalışma süreleri ayrık olarak belirtilmemiş (asker, polis vb. gibi) kişiler yönünden 60 yaşın aktif çalışma devresini, bakiye yaşam süresi varsa kalan sürenin de pasif çalışma devresini oluşturduğu; işgücü kaybı nedeniyle tazminatın hesabında, pasif devrede de zararın oluşacağı ve bu zararın asgari ücret düzeyinde bir zarar olacağının kabulü gerektiği, Dairemizin yerleşmiş içtihatlarındandır.
Ayrıca, pasif devre zararının hesaplanması sırasında esas alınan ücretin, bir çalışmanın karşılığı değil, ekonomik bir değer taşıyan yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinin karşılığı olduğu, ücretle fiilen çalışanlara uygulanmak için getirilen asgari geçim indiriminin, ücretli bir çalışmanın söz konusu olmadığı pasif devre zararının hesaplanmasında dikkate alınmaması gerektiği de açıktır.
Mahkemece hükme esas alınan 05.12.2014 tarihli hesap bilirkişi raporunda, davacının muhtemel bakiye yaşam süresinin PMF 1931 Yaşam Tablosu'na göre belirlendiği, davacının 60 yaşa kadar aktif dönemde ve sonrasında pasif dönemde olacağı kabulü ile tazminat hesaplamasının yapıldığı; ancak, 28,73 yıl olarak esas alınan muhtemel bakiye ömür süresinin tamamı için (pasif devre de dahil olmak üzere), ....dahil edilmiş asgari ücret üzerinden hesap yapıldığı görülmektedir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu bu yönüyle hatalıdır.
Bu durumda mahkemece; hükme esas alınan hesap bilirkişi raporunda doğru biçimde saptanan pasif devreye ilişkin zarar için, ....dahil edilmemiş asgari ücret üzerinden hesaplama yapılması konusunda, daha önce rapor düzenleyen bilirkişiden ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... .... (....) ... A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı ... .... (....) ... A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... .... (....) ... A.Ş'ne geri verilmesine, 07/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
17. Hukuk Dairesi 2015/10144 E. , 2018/4644 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 4 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 4 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 3 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 99 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat