17. Hukuk Dairesi 2018/5703 E. , 2018/12839 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
-K A R A R-
5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri hakkındaki kanunun 25 ve geçici 2. maddeleri uyarınca tüm yurtta 20.07.2016 tarihinde göreve başlamıştır.
5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 'Sigortacılıkta Tahkim' başlıklı 12. maddesinin son cümlesinde 'Temyize ilişkin usul ve esaslar hakkında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu uygulanır.' düzenlemesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 447/2. maddesi 'Mevzuatta yürürlükten kaldırılan 18.06.1927 tarihli ve 1086 sayılı H.U.M.K'ya yapılan yollamalar, H.M.K'nın bu hükümlerinin karşılığının oluşturan maddelerine yapılmış sayılır.' düzenlemesi ile sigortacılıkta tahkim ile ilgili kanun yolunda H.M.K'nın uygulanacağı anlaşılmaktadır. Ayrıca 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 341/5 maddesinde 'diğer kanunlarda temyiz edilebileceği veya haklarında Yargıtay'a başvurulabileceği belirtilmiş olup da Bölge Adliye Mahkemelerinin görev alanına giren dava ve işlere ilişkin nihai kararlarına karşı Bölge Adliye Mahkemelerine başvurulabileceği' düzenlenmiştir.
Bölge Adliye Mahkemelerinin kuruluş amacı iki dereceli yargılamayı getirmektedir. Buradaki saik ise denetim arttıkça en az hatayla adil ve güvenilir yargılamayı gerçekleştirmektir. Bu sistem getirilirken maddi denetim-hukuki denetim ayrımı yapılarak maddi denetimin istinafta yapılması (hukuki denetimle birlikte), temyiz ise hukuk birliğini sağlamaya yönelik olarak hukuki denetimi sağlayan bir kanun yolu olarak düzenlenmiştir. Sigorta hakem heyeti kararının temyiz edilmesi ile Yargıtay'da bu incelemenin yapılması halinde 20.07.2016'dan itibaren yeni
bir sistemin dışında yine maddi-hukuki denetim yapmak suretiyle Bölge Adliye Mahkemelerinin görevi Yargıtay'a yaptırılmış olacaktır.
Zira Bölge Adliye Mahkemelerinin kurulması ile birlikte olağan kanun yolları olarak ilk derece mahkeme kararlarına karşı Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf, Bölge Adliye Mahkemelerinin kararlarına karşı da Yargıtay'da temyiz yoluna başvurulacağı, bölge adliye mahkemelerinin açıldığı 20.07.2016 tarihinden sonra verilen hakem heyeti ya da itiraz hakem heyeti kararları istinaf kanun yoluna tabi olup, inceleme bölge adliye mahkemesince yapılacağından dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesine gönderilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 26/12/2018 tarihinde Üye ...'nın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
03.06.2007 tarihinde kabul edilip 14.06.2007 tarihinde yürürlüğe giren 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 1. maddesinde belirtildiği gibi, bu kanunun amaçlarından birisi sigorta sözleşmesinden doğan uyuşmazlıkların çözümlenmesine yönelik olarak sigorta tahkim sistemi ile ilgili usul ve esasları düzenlemektir. Sigortacılık Kanunu'nun 30. maddesinde sigortacılık tahkiminin usul ve esasları düzenlenmiştir. Kanun'un 30/12 maddesinde “Kırkbin Türk Lirasının üzerindeki kararlar için temyize gidilebilir.” şeklinde hüküm mevcut olup 13.06.2012 tarihli 6327 Sayılı Kanun’un 58. maddesiyle bu hüküm “Kırkbin Türk Lirasının üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlar için temyize gidilebilir. Ancak tahkim süresinin sona ermesinden sonra karar verilmiş olması, talep edilmemiş bir şey hakkında karar verilmiş olması, hakemlerin yetkileri dahilinde olmayan konularda karar vermesi ve hakemlerin, tarafların iddiaları hakkında karar vermemesi durumda her halükarda temyiz yolu açıktır.” şeklinde değiştirilmiştir.
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK’nun 439. maddesine göre hakem kararlarına karşı sadece iptal davası
açılabilir. Oysa sigortacılık tahkiminde geçerli kılınan kanun yolu açıkça temyizdir. Sigortacılık Yasasından sonra 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK’dan dokuz ay kadar sonra 13.06.2012 tarihli 6327 sayılı kanunla yapılan değişiklik sonrasında da temyiz edilebilirlik hükmü değiştirilmemiş ve yeni temyiz gerekçeleri eklenmiştir.
6100 Sayılı HMK’nun 341/5 maddesindeki düzenleme ilk derece mahkemelerince verilen kararlara ilişkin olup sigortacılık yasasına göre hakemlerin kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine hakem heyetince verilen kararlara karşı bu madde uygulanamaz. Yine HMK 361, 410 ve 439. maddelerinin de Sigortacılık Yasası'nın 30/12. maddesinde yapılan özel düzenleme karşısında uygulama yeri olmayıp özellikle sigorta tahkim yönteminin düzenlenmesinin temel amaçlarından birisinin yargılama sürecini hızlandırmak olduğu da dikkate alındığında, kanun koruyucu tarafından sürecin çabuk sonuçlanabilmesi için iptal davası yoluna gidilmesinin arzu edilmediği anlaşılmaktadır. Aksi halde kanun koyucunun açık düzenlemesine rağmen HMK'da düzenlenen genel tahkim sistemine ilişkin iptal davası yoluna gidilmesi, kanun koyucunun özel iradesine de aykırılık teşkil edecektir.
Açıklanan nedenlerle Sigortacılık Yasasında açıkça belirtilen kanun yolu temyiz olduğundan, Sayın Çoğunluğun hakem kararlarına itiraz üzerine hakem heyetince verilen kararların istinaf kanun yoluna tabi olduğu görüşüne katılmamaktayım.
17. Hukuk Dairesi 2018/5703 E. , 2018/12839 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 50 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 90 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat