17. Hukuk Dairesi 2015/16705 E. , 2018/12359 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

17. Hukuk Dairesi 2015/16705 E. , 2018/12359 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün davacı ve davalı ... vekillerince temyiz edilmiş davalı ... vekilince de duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 18.12.2018 Salı günü dahili davalı ... Teks. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti vekili Av. ... geldi. Davacı ve davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan dahili davalı vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.

-K A R A R-

Davacı vekili, davalı borçlu ... Kimya Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti hakkında takip başlatıldığını, takibin semeresiz kaldığını, borçlunun dava konusu taşınmazı 27.05.2012 tarihinde davalı ...'ye onun da ... İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. devrettiğini belirterek, tasarrufların iptalini talep etmiştir.
Davalı borçlu ...vekili, müvekkilinin taşınmazı mali sıkıntıları nedeni ile davalı ...'ya ipotekli olarak sattığını, satış bedelenden önce ipoteğin ödendiği, kalanın vergi vs ödemelere verildiğini, muvazaanın söz konusu olmadığını, taşınmazı müvekkilinin bir müddet kiracı sıfatı ile kullandığını ancak kira bedelini ödeyemeyince çıkmak zorunda kaldığını, üçüncü kişinin bir müddet sonra taşınmazı sattığını, satın alan şirketin aktif olarak taşınmazı kullandığını belirterek haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı ... İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili, dava konusu taşınmazın satış bedellerinin banka kanalı ile yapıldığını, muvazaanın söz konusu olmadığından davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili, borçlu ile müvekkili arasında akrabalık olmadığını borçludan raiç bedel ile satın aldıktan sonra dördüncü kişi şirkete sattığını ve bu şirketin faaliyete başladığını belirtmiştir.
Mahkemece, davalı ...'nin dava konusu taşınmazı rayicinden çok daha düşük bir bedelle satın aldığından, davacının alacağını engellemek için davalı borçlu şirketle beraber hareket ettiği sonucuna varıldığı; fakat ... İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. yönünden böyle bir durumun ispat edilemediği; aksine bu şirketin söz konusu taşınmazı bankadan bedelini ... a ödemek suretiyle ve ticari kayıtlarına da işlemek suretiyle aldığı, bilahare ticari faaliyetlerini de aynı taşınmazda devam ettirdiği belirlendiğinden dava ... İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. yönünden ret edilmiş hüküm davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun ihptali davasına ilişkindir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve dava konusu taşınmazı üçüncü kişiden devir alan davalı ... İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.'nin İİK'nun 280. maddesine göre borçlunun mali durumunu ve alacaklılarını ızrar kastını bilebilecek kişilerden olduğunun ispatlanmamış bulunmasına göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2.İİK.nun 282. maddesi gereğince iptal davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, kötü niyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabilir. Buna göre borçlu ile onunla hukuki muamelede bulunun kişi somut olayda davalı ... zorunlu hasım konumundadır.
İİK’nın 283/II maddesine göre ise iptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taalluk ediyorsa, bu değerler nispetinde üçüncü şahıs nakden tazmine (davacının alacağından fazla olmamak üzere) mahkûm edilmesi gerekir.
Yani dava konusunun borçludan satın alan şahıs tarafından elden çıkarılması (devredilmesi )halinde davacı alacaklı davayı üçüncü kişi yönünden bedele dönüştürmek veya dördüncü kişiyide davaya dahil ederek her iki tasarrufun da iptalini istemek gibi ihtiyari bir hakka sahiptir. Bir tür dava konusunun devrini düzenleyen İİK'nun 283/2.maddesi HMK'nun 125.maddesine göre daha özel bir hüküm niteliğinde olduğundan, HMK'na göre öncelikli olarak uygulanaması gerekir.
Somut olayda, dava konusu taşınmaz yargılama sırasında davalı ... tarafından davalı ... İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. devredilmiş, davacı vekili anılan şirketi davaya dahil ettiği dilekçesinde davalı ... hakkındaki davasından vazgeçtiğini belirterek tasarrufun ... İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. yönünden iptalini istemiştir. Yani davalı ... hakkındaki davasını bedele dönüştürmemiş ondan tazminat talebi olmadığını belirtmiş ve temyiz aşamasında da bu talebini yenilemiştir.Davacı vekili dördüncü kişi ... İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. nin kötü niyetini ispatlamadığından ve dosya içeresinde bu yönde delil bulunmadığından, davasını bedele dönüştürmeyen davacnın davasının reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile üçüncü kişi aleyhine tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
3.Kabule göre ise, tazminata hükmedilmesi halinde 3. kişinin sorumlu olduğu miktar, elden çıkarılan malın o tarihteki gerçek değeridir. Dava konusu taşınmazın davalı ...'nin elinden çıkardığı 02.07.2013 tarihteki değeri 4.957,457 TL olmasına rağmen dava tarihindeki değer esas alınarak bu bedele üzerinden tazmina karar verilmeside isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile 2 ve 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.630,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan dahili davalıya verilmesine, duruşmada vekille temsil olunmayan davalı ... yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, ve aşağıda dökümü yazılı 8,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...'ya geri verilmesine, 18/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön