17. Hukuk Dairesi 2015/10046 E. , 2018/349 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

17. Hukuk Dairesi 2015/10046 E. , 2018/349 K.


'İçtihat Metni'


MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-

Davacı vekili; müvekkilinin hissedarı olduğu taşınmaz üzerinde arsa sahipleri ile yapılan eser sözleşmesi ile kat karşılığı bina inşa edildiğini, 4 nolu bağımsız bölümün ...'e verildiğini, müvekkilinden,...'nın 16.01.2009 tarihinde 6 ay vadeli olarak 40.000,00 TL borç aldığını, bu borcun da 4 nolu bağımsız bölümün satılması karşılığı müvekkiline verileceğini ve iyi niyetli olarak müvekkilinin beklediğini, bononun karşılıklız çıkması üzerine... aleyhine suç duyurusunda bulunulduğunu ve bononun tahsili amacıyla takip yapıldığını, takip tarihinden önce 10.08.2011 tarihinde bağımsız bölümün...'nın damadı olan davalıya satıldığını, bu durumun mal kaçırmaya yönelik olduğunu, davalının da bağımsız bölümü 03.11.2011 tarihinde Emre Sarıhasanoğlu'na sattığını, amacının ise tasarrufun iptali için dava açılmasının önlenmesi olduğunu, bu nedenlerle 70.000,00 TL maddi tazminatın 10.08.2011 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir.
Birleşen 2013/497-614 EK.sayılı davada davacı vekili; asıl davadaki talebiyle davalı borçlu ...’i de davaya dahil ederek 70.000,00 TL maddi tazminatın 10.08.2011

tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... vekili; müvekkilinin kayınvalidesi ve çocuklarının dava konusu taşınmaz üzerinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca bina yapılması için müteahhitler ile anlaştıklarını, sözleşme feshedildikten sonra davacı ile yeniden kat karşılığı sözleşme yapıldığını, ilk sözleşme uyarınca müteahhitler tarafından, müvekkilinin kayınvalidesinden yaklaşık 136.000,00 TL yapı denetim firması, belediye vs. yapılan masraflarının istendiği ve bu paranın ödenmesi için müvekkilinden ve bir kısmını da davacıdan borç alınarak ilk müteahhitlere ödendiğini, para borcunun ödenmemesi nedeniyle ...'ya düşen 1 nolu dairenin davacıya, 4 nolu dairenin de müvekkiline satıldığını, müvekkilinin herhangi bir kötü niyetinin bulunmadığını, bu satıştan davacının haberdar olmamasının mümkün olamayacağını,... tarafından davacıya borca karşılık 3 adet senet verildiğini, 1 nolu dairenin davacıya verilmesine karşın bu senetlerin iade edilmediğini, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/149 sayılı dosyası ile senetlerin iadesi için dava açıldığını ancak davacı tarafından senetlerin iade edileceğinin söylenmesi üzerine...'nın bu davadan feragat ettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili; müvekkilinin, damadı ...dan ve davacıdan aldığı borçları ödeyememesi üzerine inşaatın kendisine düşen 1 nolu bağımsız bölümü 65.000,00 TL karşılığı davacıya sattığını, 50.000,00 TL'sinin davacıdan alınan borca mahsuben düşürüldüğünü, 4 nolu daireyi de yine borcuna karşılık damadı ...'a verildiğini, damadının da 50.000,00 TL'nin ödenmesi için borca kefil olduğunu, bu alış ve satıştan davacının haberdar olmamasının mümkün olamayacağını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre;-Birleşen 11 Asliye Hukuk Mahkemesi 2013/497 esata kayıtlı davanın kabulü ile, ... Temelli 174 ada 14 parsel 4 nolu bağımsız bölümde davalılar arasında yapılan 10.08.2011 tarih 22641 yevmiye nolu tasarrufun iptaline Asıl dava olan mahkememizin 2013/286 esasta kayıtlı davasının kabulü ile, 70.000,00 TL'nin 03.11.2011 tarihinden itibaren değişen oranlarda yasal faizi ile davalı ...'dan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına alacağın kesinleşmesine hata-hileye dayalı veya menfi tespit davasının borçlu tarafından açılmamış olmamasına göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Bu tür davaların dinlenebilmesi için,davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Özellikle İİK.nun 278.maddesinde akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiğinden mahkemece ivazlar arasında fark bulunup bulunmadığı incelenmelidir. Aynı maddede sayılan akrabalık derecesi vs. araştırılmalıdır. Keza İİK.nun 280.maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği hususu düzenlendiğinden yapılan işlemde mal kaçırma kastı irdelenmelidir. Öte yandan İİK.nun 279.maddesinde de iptal nedenleri sayılmış olup bu maddede yazılan iptal nedenlerinin gerçekleşip gerçekleşmediği de takdir olunmalıdır.
İİK.'nun 282. maddesi gereğince iptal davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, kötü niyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabilir.
İİK.’nın 283/II maddesine göre de iptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taalluk ediyorsa, bu değerler nispetinde üçüncü şahıs nakden tazmine (davacının icra takibindeki alacak ve ferilerinden fazla olmamak üzere) mahkûm edilmesi gerekir. Bu ihtimalde 3. kişinin sorumlu olduğu miktar, elden çıkarılan malın o tarihteki gerçek değeridir. Bir başka anlatımla dava ve tasarrufa konu malı elinde bulunduran şahsın kötü niyetli

olduğunun kanıtlanamaması halinde dava tümden reddedilmeyip borçlu ile tasarrufta bulunan şahıs tasarrufa konu malı elinden çıkardıkları tarihteki gerçek değeri oranında ve alacak miktarı ile sınırlı olarak tazminata mahkum edilmesi gerekir.
Yukarıda açıklanan maddi ve hukuksal olgulara göre yapılan bilirkişi incelemesi sonunda dava konusu taşınmazın davalı 3.kişi Süleyman’ın taşınmazı elden çıkardığı tarih itibariyle değerinin belirlenerek takip konusu alacak ve ferileriyle sınırlı olmak üzere davalı ...’ın tazminatla sorumlu tutulması ve faize hükmedilmemesi gerekirken, belirlenen tazminatın icra takibindeki alacak ve ferileriyle sınırlı tutulmaması ve faize hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.
3-Somut uyuşmazlıkta; dava konusu taşınmazlar borçlu ... tarafından 10/08/2011 tarihinde davalı ...’a, onun tarafından da 03/11/2011 tarihinde dava dışı Emre Sarıhasanoğlu’na devredildiğinden İİK'nun 282 maddesi gereğince borçlu ile 3.kişi aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan ve asıl davada borçlu davaya dahil edilmeyip, birleşen davada davalı olarak gösterildiğinden, asıl ve birleşen davada davacı yararına ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmişse de; davalı borçlu ile davalı 3. kişi arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunup davada davalı olarak gösterilmeleri zorunlu olduğundan davacı yararına asıl ve birleşen dava yönünden tek bir vekalet ücreti takdiri gerekirken yazılı şekilde asıl ve birleşen dava yönünden davacı lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 ve 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 29/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.





Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön