17. Hukuk Dairesi 2016/15523 E. , 2019/9789 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı mirasçıları vekili ,davalı ...Ş. vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalıların sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın davacının yolcu olarak bulunduğu araca çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazasında davacının yaralanarak malul kaldığını, tedavi gideri ödediğini, çalışma gücü kaybı nedeniyle ekonomik geleceğinin sarsıldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL maddi tazminat ile 40.000,00 TL manevi tazminatın davalı ... şirketini maddi tazminattan sorumlu tutarak temerrüt tarihinden itibaren diğer davalı yönünden kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile müşterek ve müteselsilen davalılardan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 10.666,00 TL ye yükseltmiştir.
Davalı ... vekili; davalı sürücünün idaresindeki aracı müvekkili nezdinde trafik sigortasının olduğunu, sorumluluğun sigortalının kusuru oranında poliçe limiti ile sınırlı olduğunu,açılan hasar dosyası ile davacıya 01/08/2006 tarihinde 17.550,00TL tazminat ödediğini ve borcunun kalmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili; yetki itirazında bulunarak davacıya sigorta şirketince ödeme yapıldığını, davacının beden gücünü kaybedip kaybetmediğini, kaybettiyse hangi oranda kaybettiğinin belli olmadığını, çocuklarının bakıma muhtaç olmadığını, tedavi giderlerinin talep edilemeyeceğini, manevi tazminat talebinin de fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısman kabulü ile 10.666,00 TL nin davalı ... yönünden 01.08.2006,
. diğer davalı ... yönünden 18.10.2005 kaza tarihinden itibarine işleyecek yasal faiziyle müştereken ve müteselsilen tahsiline ve davacılara veraset ilamındaki payları oranında verilmesine,10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı ...'dan tahsiliyle davacılara veraset ilamı payları oranında verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı mirasçıları vekili ,davalı ...Ş. vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı ... vekilinin aşağıdaki (3), (4) ve (5) nolu bentler dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı mirasçıları vekilinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;
2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Hükmün Kapsamı” başlıklı 297/1-b. maddesinde hükmün davanın tarafları ile davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini kapsayacağı hükme bağlanmıştır.
Yerel Mahkeme dosyasının incelenmesinde, davacı ...’ün yargılama sırasında vefat ettiği davaya, ... mirasçıları ... , ... , ... , ... , ... ve ... davaya mirasçılık belgesi sunarak devam ettiği anlaşılmaktadır. İlam başlığında mirasçı davacıların taraf olarak adları ve kimlik bilgilerinin yazılmamış olması yukarıda açıklanan yasal düzenlemeye aykırılık teşkil ettiği gibi infazda tereddüt oluşturacağından doğru bulunmamıştır.
Davalı ... vekili ve davalı ...Ş. vekilinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;
3-Dava açılış tarihinde yürürlükte bulunan HUMK.'nun 83. ve devamı maddelerinde (6100 sayılı HMK 176. ve devamı maddeleri) düzenlenmiş olan ıslah müessesesi, mahkemeye yöneltilmesi gereken tek taraflı ve açık bir irade beyanı ile tarafların dilekçelerinde belirttikleri vakıaları, dava konusunu veya talep sonucunun değiştirebilmesi imkanını sağlamaktadır. Usule ilişkin işlemlerin tamamen ya da kısmen ıslahı mümkündür.
Somut olayda; davacı vekili fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL maddi tazminat talep etmiş, bilirkişi tarafından yapılan hesaplamadan sonra, 11.09.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 10.666,00 TL'ye yükseltmiştir.
Davacı vekili baştaki istemini artırdığına göre 492 sayılı Harçlar Yasasının 1 ve 15. maddeleri gereğince yargı işlemlerinden harç alınır. Harcın alınmamış ya da eksik alınmış olması durumunda, yine aynı Yasanın 30. maddesi gereğince verilecek süre içerisinde, ilgilisi tarafından harcın yatırılmadığı veya eksik harcın tamamlanmadığı anlaşıldığı takdirde yargılamaya devam olunamayacağı öngörülmüştür.
Eldeki davada, davacı vekilinin adli yardım talepli olarak dava açtığından peşin harcı yatırmadığı, daha sonra 20.05.2008 tarihli duruşma hazırlık tutanağında adli yardım talebinin reddine karar verildiği ancak eksik harcın tamamlatılmadığı, ıslah dilekçesinde ise 666,00 TL üzerinden harç yatırılarak davanın ıslahı talebinde bulunduğu ancak bu haliyle dava değerinin 666,00 TL olduğu anlaşıldığından, mahkemece davacı vekiline, dava dilekçesinde talep ettiği 10.000,00 TL nin harcının tamamlanması için süre verilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
4-Maluliyete ilişkin alınacak raporlar 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. Mahkemece Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’nden alınan 08.08.2012 tarihli raporda mevcut tıbbi belgelerin tetkikinde muayene kaydı bulunmadığından ve kişinin 18.4.2010 tarihinde vefat ettiği bildirildiğinden kişi hakkında maluliyetini gösterir bir rapor düzenlenemeyeceği bildirilmiş, davacının dosyaya sunduğu ... Devlet Hastanesi’nin 18.05.2006 tarihli sağlık kurulu raporunda çalışma gücü kaybı oranının %35 olduğu, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu’ndan alınan 02.07.2014 tarihli raporda ; davacının unduğu sağlık kurulu raporu incelenerek %37,2 maluliyeti olduğunu bildirilmiştir. Raporlar arasında çelişki bulunmakla birlikte davacının yargılama sırasında vefat etmiş olmasına göre mahkemece yapılacak iş , davacının kazaya konu tüm tedavi evraklarının getirtilerek mevcut bulgulara göre dayanak tedavi belgeleriyle birlikte Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulundan olay tarihinde yürürlükte olan Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne uygun yeni bir rapor alınarak karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
5-Çalışma gücü kaybı zararının hesabında yaralanan veya malul olanın gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır. Somut olayda mahkemece
alınan bilirkişi raporunda davacının geliri hesaplanırken, Uluslararası Tır ve Ağır Vasıta Şöförleri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğine yazılan müzekkereye verilen cevapta bildirilen, tır şoförlüğü yapan birisinin 04.07.2011 tarihinde yurt içi seferi aylık kazancı ile yurtdışı seferi aylık kazanıcının bilirkişi tarafından ortalaması alınarak asgari ücretin 3,66 katı üzerinden hesaplama hükme esas alınmıştır.
Hesaplamada esas alınan cevabi yazıda belirlenen ücretler, kaza tarihinden sonra 04.07.2011 tarihi itibariyle belirlenen ücretler olmakla birlikte gerçek zararın belirlenmesi için, davacının gelirinin daha net kriterle ortaya konulması gerekmekte olup mahkemece, davacının kaza tarihindeki gelirinin tespiti için SGK kayıtları ile çalıştığı işyeri kayıtları ile davacının tır şöförlüğü yaptığı konusuna ilişkin yurtdışı giriş çıkış kayıtlarının da getirtilerek tüm toplanan ve taplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiştir.
6-Bozma neden ve şekline göre, davacı mirasçıları vekilinin vekalet ücretine ve manevi tazminata yönelik sair temyiz itirazları ile davalı ... vekilinin manevi tazminata yönelik sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına karar verilmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açılanan nedenlerle davalı ... İlkyazı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (6) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı mirasçıları vekilinin vekalet ücretine ve manevi tazminata yönelik sair temyiz itirazları ile davalı ... vekilinin manevi tazminata yönelik sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı mirasçıları vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne, (3), (4) ve (5) nolu bentlerde açılanan nedenlerle davalı ... İlkyazı vekili ve davalı ...Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı mirascılarına ve davalılar ... ile ... Sigorta A.Ş.'ye geri verilmesine, 22/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
17. Hukuk Dairesi 2016/15523 E. , 2019/9789 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat