17. Hukuk Dairesi 2016/19799 E. , 2019/8362 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim davası hakkındaki Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti'nin 29.06.2016 tarih ve 2016/İHK.1589 sayılı kararının davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurusunda; 16.11.2007 tarihinde davacıların murisinin, sevk ve idaresindeki sigortasız motorsikletiyle yaptığı tek taraflı kazada vefat ettiğini belirterek artırma hakları saklı kalmak kaydıyla davacı eş için 30.000,00 TL ve çocukların her biri için 10.000,00'er TL destekten yoksun kalma tazminatının faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, 15.06.2016 tarihinde davacı eş için talebini 60.000,00 TL'ye artırmıştır.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvuru sahiplerinin talebinin reddine karar verilmiş, davacı vekilinin itirazı üzerine Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince, itirazın kabulü ile davacı eş için 60.000,00 TL ve çocuklar için 10.000,00'er TL'nin başvuru tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-5684 sayılı Sigortacılık Yasasının 30/12. maddesi gereği sigorta tahkim komisyonlarının 40.000,00 TL'yi geçmeyen kararları kesindir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar
verilebilir. Davacılar ihtiyari dava arkadaşı durumunda olduğundan dolayı 40.000,00 TL'lik kesinlik sınırı her bir davacı yönünden ayrı ayrı gözetilmelidir. Bu sebeple davacı çocuklar yönünden verilen kararlar ayrı ayrı kesin niteliktedir.
2-Davacı ... yönünden verilen kararın temyiz incelemesine gelince; dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, davacının talebinin doğrudan kendisi üzerinde doğan destekten yoksunluk zararına ilişkin olması, bu zararın oluşumundaki desteğin kusurunun davacıya yansıtılamayacağı, sürücü desteğin kusurlu olmasının, onun desteğinden yoksun kalan davacıyı etkilemeyeceğine ilişkin HGK'nun 15.6.2011 gün ve 2011/17-142 E-411 K, HGK'nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 E- 2012/92 K, HGK'nun 16.1.2013 gün ve 2012/17-1491 E- 2013/74 K sayılı ilamları uyarınca, davalının tazminattan sorumluluğuna hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin davacı çocuklar ...,... yönünden verilen karara yönelik temyiz isteminin kararın kesin olması nedeniyle REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 2.731,40 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 23/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
17. Hukuk Dairesi 2016/19799 E. , 2019/8362 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 41 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 30 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 33 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 51 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat