17. Hukuk Dairesi 2019/5914 E. , 2019/11971 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

17. Hukuk Dairesi 2019/5914 E. , 2019/11971 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı ... vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü;

-K A R A R-

Davacılar vekili, murisin yolcusu, davalıların sürücüsü ve zorunlu trafik sigortacısı olduğu aracın dava dışı otobüsle çarpışması sonucu desteğin vefat ettiğini, müvekkillerinin desteğin anne, babası ve kardeşi olduğunu beyanla, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla davacı baba ... ve anne ... için ayrı ayrı 2.000,00'er TL maddi, 35.000,00'er TL manevi, davacı kardeş ... için 25.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesiyle taleplerini davacı baba ... için 80.726,49 TL, davacı anne ... için 102.700,58 TL’ye yükseltmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; Dairemizin ilgili bozma ilamına uyulmasına karar verilerek toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile; davacı ... ve ... için 15.000,00 TL, ... için ise 11.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 19/02/2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...'ten alınarak davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı ... vekilinin yerinde olmayan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
HUMK’un 381., 388. ve 389. maddelerinde, hükmün tefhimi, nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca düzenlenmiştir. Aynı Yasa’nın 388. maddesinde; hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu açıklanmıştır. Başka bir anlatımla, tesis edilen hüküm, infazı kabil ve uygulanabilir olmalıdır.
Bu hükümler yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereği ve kamu düzeni ile ilgili olup, yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar, kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta olması zorunludur.
Yargıtay'ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için de ortada usulüne uygun şekilde oluşturulmuş bir hükmün bulunması gerektiği açıktır.
Ayrıca bozma ilamına uyulmakla bozma ilamı lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak, mahkemeye de bozma gereklerini tam anlamıyla yerine getirme yükümlülüğü doğar.
Mahkemece bozma ilamı öncesi manevi tazminatla ilgili olarak davacı baba ... ve anne ... için ayrı ayrı 7.000,00’er TL manevi, davacı kardeş ... için 5.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiş, davacıların hükmü temyiz etmesi üzerine Dairemizce davacıların sair temyiz itirazları reddedilerek sadece davacı baba ... ve davacı anne ... hakkındaki manevi tazminat hükümlerinin manevi tazminatın bir miktar düşük olduğundan bahisle bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verildiği halde davacı kardeş ... hakkında bozma kapsamı dışında kalmakla manevi tazminat yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi gerekirken, bu kez davacı kardeş ... için 11.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi doğru olmadığı gibi; davacı baba ... ve anne ... için 15.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiş ise de, ayrı ayrı 15.000,00’er TL mi, yoksa eşit olarak toplamda mı 15.000,00 TL manevi tazminata hükmedildiği de net olmadığından ve infazda tereddüte neden olabileceğinden davacılar hakkındaki hükümlerin bozulması gerekmiştir.
3-Bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin davacılar ... ve ... hakkındaki manevi tazminat miktarına yönelik sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile davacılar hakkındaki hükümlerin BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin davacılar ... ve ... hakkındaki manevi tazminat miktarına yönelik sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...'e geri verilmesine 12.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön