17. Hukuk Dairesi 2016/12899 E. , 2019/5003 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

17. Hukuk Dairesi 2016/12899 E. , 2019/5003 K.


'İçtihat Metni'


MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 16.04.2019 Salı günü davacı ve davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 05.01.2008 günü davalıların sürücü, işleten ve trafik sigortacısı olduğu aracın tam kusurla yaya haldeki müvekkiline çarpması sonucu yaralanmasına sebep olduğunu belirterek şimdilik 60.000,00 TL daimi sakatlık zararı, 1.000,00 TL çalışamama zararının tüm davalılardan, 25.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi talebini artırmıştır.
Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalılar, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davalı ... Sigorta A.Ş yönünden istemin feragat nedeniyle reddine, davalılar ...ve ... yönünden istemin kısmen kabulü ile 164.429,21 TL maddi tazminatın 05.01.2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 05.01.2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Yargılama sırasında yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nun 27. maddesi uyarınca davanın tarafları, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup bu hak yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını da içerir. Bu kapsamda kural olarak, duruşma yapılması zorunlu olan çekişmeli yargıda hakim, kanunun gösterdiği istisnalar dışında tarafları dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirmeleri için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez. Bu çerçevede, öncelikle tarafların gerek yargı organlarınca gerekse karşı tarafça yapılan işlemler konusunda bilgilendirilmeleri zorunludur kişinin kendisinden habersiz yargılama yapılarak karar verilmesi, kural olarak mümkün değildir.
Savunma hakkını güvence altına alan T.C Anayasa'sının 36. maddesinde de buna paralel düzenleme bulunmaktadır.
Somut olayda; davalı ... kendini vekil ile temsil ettirmiş, cevap dilekçesi ibraz etmiştir. Ancak, hükme esas alınan eldeki davacının eldeki davalı sigorta şirketine karşı açtığı geçici iş göremezlik tazminatı talepli Bakırköy 4.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/1412 Esas Sayılı dosyasından alınan %66 maluliyet oranı tespit eden 29.01.2014 tarihli ATK raporu davalı ... vekiline tebliğ edilmemiştir. Mahkemece, davalı tarafa, davalı ...’in taraf olmadığı bir başka dosyadan alınan 29.01.2014 tarihli ATK raporu tebliğ edilip, anılan bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazda bulunma hakkı verilmeyerek davalı tarafın savunma hakkı kısıtlanmıştır.
Bu durumda mahkemece anılan bilirkişi raporunun davalı ... vekiline tebliği ile rapora karşı beyan ve itirazlarını bildirmesi hususunda süre verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde savunma hakkının kısıtlanması doğru değildir. Bu husus yerine getirilmeden hüküm kurulması, savunma hakkının kısıtlanmasına yönelik esaslı usul hatası olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
2-Mahkemece, kaza ile ilgili olarak kusur raporu alınmaksızın karar verilmiş ise de; 2918 Sayılı KTK’nın 83. maddesine göre düzenlenen trafik kaza tespit tutanağı ve ayrıca dava konusu kaza ile ilgili diğer dosyalarda alınan kusur raporlarının hiçbirinde tarafların kusur dağılımının matematiksel olarak belirlenmediği ve davalı tarafın kusuru bulunmadığına yönelik savunması, davalı sürücünün hiç kusurunun bulunmadığına ilişkin raporun varlığı gözetildiğinde raporlar arasında çelişkiler mevcut olup bu raporlar tarafların kusurları bakımından hüküm kurmaya yeterli olmayıp, bu durumda kusur durumununun belirlenmesi önemli ve gereklidir. 6100 sayılı HMK’nin 266-287 maddeleri gereğince Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyetinden seçilecek bilirkişi heyetinden, tüm dosya kapsamı incelenmek ve ceza dosyası ve diğer dosyalardaki kusur belirlemeleri de irdelenmek suretiyle kusur belirlemeleri arasındaki çelişkiyi gideren, ayrıntılı, gerekçeli, denetime açık bir rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Bozma sebep ve şekline göre, davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, duruşmada vekille temsil olunmayan davalı ... yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...'e geri verilmesine, 18/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.










Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön