17. Hukuk Dairesi 2016/9453 E. , 2019/2637 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, davacılar murisi ...'un davalılardan ... Seyahat A.Ş'nin işlettiği, davalı ...’a ait, davalı ...’nın sevk ve idaresindeki... plaka sayılı araç ile yolcu olarak seyir halinde iken... plaka sayılı aracın, ... plaka sayılı araçtan... plaka sayılı araca taş fırlatması sonucu her iki araç şoförünün yolun ortasında tedbirsiz durarak birbirleri ile kapışmaya başladıklarını, murisin de aralarında bulunduğu bir kısım yolcuların aşağıya inip kavgayı ayırmaya çalıştıklarını, ancak bu esnada karşı yönden gelen ve davalılardan ...'a ait ... plaka sayılı aracın davacılar murisine çarptığını, ...'un bu şekilde vefat ettiğini belirterek davacı baba ... için 5.000,00 TL, davacı anne ... için 5.000,00 TL olmak üzere toplan 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... yargılama aşamasında vefat ettiğinden mirasçıları davaya dahil edilerek adlarına tebligat çıkarılmış, davaya cevap veren olmamıştır.
Davalılardan ... A.Ş vekili, 2010/7 E. Sayılı dosyanın bekletici mesele yapılmasını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda, davalı ...’nın sevk ve idaresinde bulunan... plaka sayılı yolcu otobüsü ile ... İlçesi istikametinden ... İlçesi istikametine doğru seyir halinde olduğu, söz konusu otobüs içerisinde..., ..., ... (muris) ile birlikte yaklaşık 20 kişinin yolculuk yaptığı, yine aynı istikamette seyir halinde olan ...’nin sevk ve idaresinde bulunan ... plaka sayılı kamyonet cinsi aracı ile ... İlçesi istikametinden ... İlçesi yönüne doğru seyrederken ...’nın sevk ve idaresinde bulunan... plaka sayılı otobüsün geçtiği sırada karayolu üzerinde bulunan mucur içerisinden bir taşın aracın tekerinden fırlayarak yolcu otobüsünün şoför mahallindeki kelebek camını kırması üzerine, yolcu otobüsünün şoförü olan ...’nın bu duruma sinirlenip kamyonetin durması yönünde selektör yaparak ve korna çalarak ikazlarda bulunduğu halde, kamyonetin durmaması üzerine ...’nın hızlanarak kamyonet cinsi aracın önüne kırmak suretiyle kamyonetin önünü kestiği, ...’nın araçtan inerek ...’nin sevk ve idaresinde bulunan kamyonetin şoför mahallinin bulunduğu tarafa giderek ... ile tartışmaya başladığı, bu sırada yolcu otobüsünde yolcu olarak bulunan...,..., ... ile birlikte bir kısım yolcuların da araçtan inerek karayolu üzerinde dolaşmaya başladıkları, bu esnada yine ... İlçesi istikametinden ... İlçesi istikametine doğru seyir halinde olan ...’ün karayolu üzerindeki kalabalığı görmesi üzerine sevk ve idaresinde bulunan ... plaka sayılı kamyoneti ile karayolu kenarına durarak yanında yolcu olarak bulunan...ile birlikte söz konusu kalabalığın yanına gittikleri, bir süre sonra ... İlçesi istikametinden ... İlçesi istikametine doğru ... plaka sayılı, Toyota marka, otomobil cinsi aracı ile seyir halinde olan sanık ...’un karayolu üzerinde bulunan insan kalabalığını fark etmeyerek aracı ile söz konusu kalabalığın içerisine daldığı ve karayolu üzerinde bulunan ...,...,...,... ve ...’e çarptığı, çarpmanın etkisiyle şahısların ve araçtan kopan parçaların karayolu üzerine savrulduğu, olay nedeni ile... plaka sayılı otobüste yolcu olarak bulunan ... ve ... ile ... plaka sayılı, kamyonet cinsi araç içerisinde yolcu olarak bulunan...’un öldüğü, otobüste yolcu olarak bulunan... ile ... plaka kamyonetin sürücüsü olan ...’ün yaralandığı anlaşılmıştır.
Mahkemece, ... 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin, 2010/330 Esas, 2013/201 karar sayılı, 21.05.2013 tarihli kesinleşen kararında meydana gelen trafik kazasında ölen davacılar murisi ...'un, kendi can güvenliğini tehlikeye atacak şekilde gece vakti uygun kıyafetler olmaksızın karşı yönden gelen araçlara ait kesime geçmek suretiyle kendi ölümüne sebebiyet verdiği, yani ölüm sonucunun davacılar murisinin gerekli tedbir önlemlerini almaksızın karşı yöne geçmesiyle meydana geldiği, bu nedenle de kazanın diğer tarafları olan davalıların murisin ölümünde kusurunun bulunmadığı hususunun maddi olgu olarak saptandığı ve saptanan bu hususun mahkemece yeniden tartışılamayacağı, böylelikle kusurları oranında davalılardan tazminat talebinde bulunabilecek olan davacıların, murislerinin ölüm sonucunun doğrudan kendi kusuru ile meydana gelmiş olması nedeniyle davalılardan tazminat talep edemeyecekleri gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak davacıların murisi ...; davalı ... Seyahat A.Ş'nin işleteni, davalı ...'nın sürücüsü olduğu otobüste yolcu olarak bulunmakta olup,... plakalı otobüs yönünden 6102 sayılı TTK'nun 850 vd maddelerinde düzenlenen taşıma kurallarına göre taşıyan olarak doğan zarardan sorumluluğunun tartışılması ve varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken kesinleşen ceza dosyasındaki maddi vakıya işaret edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.
Öte yandan; somut olayda oluşa göre davacıların murisi ...'un da aralarında bulunduğu yolcuların bulundukları otobüsten kaza öncesinde inerek karşı şeride geçtikleri ve karşı şeride ait yol üzerinde dağınık şekilde durdukları sırada kendi şeridinde seyreden ... idaresindeki aracın çarpmasına maruz kaldıkları anlaşılmıştır.
Buna göre davacıların murisi ...'un kazadaki kusur durumunun da tartışılarak, aynı kaza ile ilgili olarak 2010/7 E.(2017/129 E.) Sayılı dosyasından alınan Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Fen Heyetince tanzim edilen kusur raporunda muttevefa Mehmet'in kazanın oluşumunda %37.5 kusurlu olduğu tespiti de dikkate alınarak ortaya çıkacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir. Yine, aynı kazadaki diğer yolcu Müslüh Akdoğan’ın mirasçılarının açtığı tazminat davasında %37,5 murisin kusurunun indirilerek davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın, Dairemizce 07.03.2019 gün ve 2018/3453 E.-2019/2635 K. Sayılı ilamı ile uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, murisin %37,5 kusurunun hesaplanan tazminattan indirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların temyiz itirazları reddedilerek onanmış olup eldeki davanın reddi isabetli değildir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 07/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
17. Hukuk Dairesi 2016/9453 E. , 2019/2637 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 4 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 4 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 56 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 28 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 36 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat