19. Hukuk Dairesi 2016/16381 E. , 2018/1499 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

19. Hukuk Dairesi 2016/16381 E. , 2018/1499 K.


'İçtihat Metni'


MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -

Davacı vekili, davalı şirket ile davacı arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi gereğince davalı şirkete nakdi kredi kullandırıldığını, davalı ...’ün de müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığını, ihtara rağmen sözleşmeden kaynaklanan borç ödenmeyince davalılar tarafından keşide edilen senede dayanarak kambiyo takibi başlatıldığını, davalı ...’ün haciz sırasında borcu kabul ederek ödediğini ve takibin sona erdiğini, ancak daha sonra takibe konu senedin kambiyo niteliği olmadığından bahisle takibin iptalini talep ettiğini ve davanın kabul edilerek kesinleştiğini ve davacının aldığı bedeli iade ettiğini, akabinde yeniden muaccel hale gelen kredi borcunun tahsili için başlatılan icra takibine davalıların itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalının talep edilen miktarda davacıya borcu olmadığını, davacı tarafından başlatılan kambiyo takibi iptal edilince davalı ...’den haksız olarak tahsil edilen paranın istirdadının aynı takip dosyası üzerinden istenildiğini ancak davacı tarafından ihtiyati haciz kararı alındığından yalnızca bir kısmının davalıya iade edildiğini, davalıdan haksız olarak tahsil edilen paraya ticari avans faizi uygulanarak ayrıca davalının yaptığı masraflar da hesaplanarak iade tarihindeki davacının alacağından mahsup edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddine ve % 20 oranında tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, kambiyo takibi nedeniyle davalıdan tahsil edilen paranın davalıya iade edilinceye kadar davacı uhdesinde kaldığı, bu nedenle iade edildiği tarihe kadar işletilecek faiziyle birlikte davalının borcundan mahsup edilmesi gerektiğinden davanın kısmen kabulüne, asıl alacağın yıllık %90 oranında işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsili için takibin devamına, sözleşmeden kaynaklanan alacak likit olduğundan kabul edilen tutar üzerinden davacı lehine tazminata karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline ilişkin itirazın iptali istemine ilişkindir. İtirazın iptali davaları icra takibine sıkı sıkıya bağlı davalardandır. Bu nedenle tarafların alacak borç durumunun takip tarihi itibariyle tespiti gerekir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu yetersiz olup eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi doğru değildir. Mahkemece banka kayıt ve defterleri üzerinde bankacılık konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılarak davacı vekilince bilirkişi rapor ve ek raporlarına karşı yapılan itirazlar da değerlendirilerek, icra takip tarihi itibariyle alacak borç durumunun tespit edilerek denetime elverişli bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Mahkemece bu hususlar göz önüne alınmaksızın karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 26/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön