19. Hukuk Dairesi 2016/15831 E. , 2018/677 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

19. Hukuk Dairesi 2016/15831 E. , 2018/677 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacı vekili, davacının davalı bankadan kredi kartı aldığını, kartın çalındığını ve karttan hatalı şifreler ile harcamalar yapıldığını, bu harcamaların toplamının 18.203,22 TL olduğunu, bankanın çalınan karta ilişkin gerekli güvenlik önlemlerini almadığı için sorumlu olduğunu ileri sürerek, davacının usulsuz harcamalar nedeniyle bankaya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının kredi kartının çalınmasından 20 gün sonra kendilerini haberdar ettiğini, davaya konu harcamaların bu sürede yapıldığını, davacının bildirim yükümlülüğünü yerine getirmediğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davaya konu usulsuz harcamalardan 11.131,95 TL’ nin davacının hesabına iade edildiği için bu miktar yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine mahal olmadığına, davalının gerekli önlemleri almadığı için % 25 oranında müterafik kusur izafe edilebileceği bununda 1.763,55 TL ye tekabül ettiği gerekçesiyle, davacının bu miktar kadar davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kredi kartıyla yapılan harcamalarından kaynaklanan ve haksız yere talep edilen bedelden dolayı borçlu olunmadığının tespitine ilişkindir. Mahkeme ve davalı bankanın kabulünde olduğu üzere davalı banka olayda kusurludur. Bankalar birer güven ve itimat müessesesi olduklarından hafif kusurlarından dahi sorumludurlar. Bankanın tamamen kusursuz olduğu saptanmadıkça müterafik kusur ilkesine dayanılarak karar verilemeyeceği Dairemiz istikrarlı uygulamaları ile ortaya konulmuştur. Somut olayda uyuşmazlığın bu çerçevede tartışılıp delillerin değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken somut olaya ve Dairemiz uygulamasına uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde davacıya iadesine, 15/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön