19. Hukuk Dairesi 2016/15159 E. , 2018/728 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

19. Hukuk Dairesi 2016/15159 E. , 2018/728 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- KARAR -

Davacı vekili, müvekkilinin ürettiği malları Nevşehir bölgesinde satmak üzere davalı ile anlaştıklarını, davalının bir kısım malları hiç bir haklı gerekçe göstermeden iade ettiğini, faturaya dayalı takip yapıldığını ancak faturaların davacıya tebliğ edilmediğini, faturaların geriye dönük olarak kesildiğini ileri sürerek davacının davalıya icra takibine esas faturaların asıl alacakları bakımından 99.547,59 TL borçlu olmadığının tespitine ve %20'den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili,tarafların hesapları arasında mutabakat olmadığını,taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle tarafların birbirine karşı pek çok faturası mevcut olduğunu, müvekkilin alacağına ilişkin sunulan faturaların bakiyesinin talep edildiğini, malların gönderildiğini ve söz konusu faturaların davacının temsilcisi tarafından teslim alındığını,bu malların teslim alındığı tarih itibariyle borçlunun temsilcisi ile o tarihteki alacağı gösterir şekilde mutabakat imzalandığını savunarak davanın reddi ile %20'den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, takip konusu 06/03/2015 tarihli 63.245,50 TL tutarlı 041011 seri nolu satıştan iade faturasının davacı şirketin yasal defterlerinde rastlanmadığı, iki adet mal iade faturasının davacı şirkete tebliğ ve teslim edildiğine dair dava dosyasında herhangi bir tebligat belgesinin bulunmadığı,fatura muhteviyatı iade edildiği iddia edilen malların kantar tartı fişleri ile aynı tarihli taşıma irsaliyelerine ve depo teslim fişlerinin ibraz edilmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile,davacının Nevşehir 2. İcra Müdürlüğünün 2015/1715 Esas sayılı takip dosyası nedeniyle davalıya 72.601,06 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebinin ve kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacı üç adet iade faturasına dayalı olarak yapılan ilamsız takibe karşı menfi tespit davası açmıştır. Yapılan bilirkişi incelemesi ile takip dayanağı faturalardan 33.107,39 TL tutarlı faturanın davacı tarafından benimsenerek ticari defterine kaydedildiği ve bu miktarın davalı lehine bir alacak oluşturduğu anlaşılmıştır.Bu durumda davalının cari hesapta lehine alacak oluşturan faturayı tekrar takibe koyması davacıyı borçlu hale getirmez.Yine bilirkişi raporunda davalının takip dayanağı 63.245,50 TL tutarlı ve 22.898,32 TL tutarlı faturalarda kayıtlı malları davacıya iade ettiğini ispatlayamadığı saptanmıştır. Bu durumda 86.143,82 TL tutarlı bu iki faturaya dayalı takipten dolayı davacının borçlu olduğu söylenemez.Sonuç olarak davalının davacıdan dava konusu iade faturalarına dayalı olarak herhangi bir alacak talebinde bulunması mümkün değildir. Ne var ki davacı tarafından davalının kendisinden 19.703,62 TL cari hesap alacağı olduğu kabul edilerek bu alacak davalının dava konusu talebinden düşülerek bakiyesi için dava açılmıştır. Bu durumda mahkemece davacının davasının tam kabulüne karar verilmesi gerekirken bilirkişilerce bulunan 86.143,82 TL 'den davalının davacı şirketten olan alacağından 13.542,46 TL mahsup edilerek davanın 72.601,06 TL üzerinden kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. Ancak davacı temyizinde sarahaten davanın 86.143,82 TL üzerinden kabulü gerektiğini belirterek sınırlandırma yapmış olduğundan yerel mahkeme kararının davacının dava konusu takipten dolayı davalıya 86.143,82 TL borçlu olmadığının kabulü şeklinde karar verilmek üzere bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bent uyarınca davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bent uyarınca hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde davacıya iadesine, 19/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön